SEÇKİNHABERTFV- Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Atatürkçü Düşünce Derneği Cem Eren Kültür Merkezi'nin açılış töreni ve Prof. Dr. Muammer Aksoy'u Anma Töreni’ne katıldı.

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özel, kültür sanat alanında Yılın Atatürkçüsü Ödülü’nü alan Rutkay Aziz’e ödülünü takdim etti. Genel Başkan Özel, törende yaptığı konuşmada, “Birileri CHP’nin yaşayan ya da hayatta olmayan genel başkanlarına vefa gösterecekse, bu vefanın bir tane tarifi var. Onların partisini iktidar yapacağız. Başka yolu yoktur” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Atatürkçü Düşünce Derneği’nin etkinliğinde yaptığı konuşmada, “Ben CHP örgütüne seslenirken, ‘Burası baba evi’ diyorum. Burası da bir baba evi. Çok önemli bir günde çok farklı duyguları birlikte yaşıyoruz. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin şehitlerini ve devrim şehitlerini ayrı ayrı andık. Bence çok değerli bir çalışma olmuş. Hepsinin bir arada ve aynı anda anılıyor olması, eksiksiz şekilde böyle bir filmin hazırlanmış olması çok önemli” dedi.

“DÜN GİBİ HATIRLIYORUZ”

Muammer Aksoy’un katledildiği günü dün gibi anımsadıklarını kaydeden Genel Başkan Özgür Özel, açıklamalarını şöyle sürdürdü:

“71 yaşında bir Atatürkçüyü fikirleri ile susturamayanlar 2 kahpe kurşunla susturmaya çalıştılar. O günden bugüne Muammer Aksoy konuşmaya, dinlenmeye ve önümüze ışık tutmaya devam ediyor. Aynı diğer kaybettiğimiz değerlerimiz gibi. Bugün buradayız. Biraz önce Başkan dışardaki konuşmasında da ifade etti. Benim için de çok kıymetlidir. İlk kurumsal ziyaretimi buraya yapmıştım. Aksi zaten düşünülemezdi. Bir büyükelçi Türkiye’ye yeni geldiğini, Türkiye siyasetini anlamaya çalıştığını ve benden CHP’ye birisi oy verecekse bunun için hangi 3 gerekçeyi seçmenlere partimizin sunduğunu sordu. Aldığı eğitimin çok gereği değil belki ama böyle bir soruyu bana sordu. Ben demiştim, ‘3 gerekçe değil 3 kelime ile özetleyebiliriz CHP’yi. Mustafa Kemal Atatürk.’ Atatürkçü Düşünce Derneği neredeyse CHP ve çok özel bir mazereti yoksa CHP Genel Başkanının orada olması gerekiyor. En son Uğur Mumcu’yu katledildiği yerde, birkaç gün önce şuracıkta birlikte andık. Ondan önce devrim şehidimiz Kubilay’ın anmasında Menemen’de bir aradaydık. Ben ilk ziyareti yaptım, onlar ilk iadeyi ziyarete gelen, ilk ‘hayırlı olsun’a gelen kurum oldular.”

“ÖDÜL VERMEDİK, ÖDÜL ALDIK”

“Biraz önce Rutkay Aziz’in, herhalde bir gün ‘Seni çok heyecanlandıracak şeylerden biri nedir’ deseler, Rutkay Aziz’e ödül vermek aklımın ucundan bile geçmezdi. Özdem Toker ile birlikte aynı görevi yapıyor olmak, aynı çatının altında bulunuyor olmak inanılmaz kıymetli benim için. Diğer taraftan Yekta Güngör Özden’in koluma girip, ‘Severim seni ben, bırakmam’ demesi kadar büyük bir ödül yok. Aslında biz burada bugün ödül vermedik, ödül aldık. Bir sürü ödül birden aldık.”

CUMHURİYETİN 100’ÜNCÜ YILINDA BİZİM YAPAMADIĞIMIZI ONLAR YAPTI

“Buradaki herkes ve her birisi ayrı ayrı kolay yolu seçebilirlerdi. Fatih Ertürk çok para kazanan bir gazeteci olurdu ama muhalif olmasaydı. Onun yaradılışında öyle yandaş olmak gibi bir durum yok. Rutkay Aziz’in ‘Mutsuzum ama umutluyum’ demesi… Bugün çok mutlu olabilirdi, onu çok mutlu ederlerdi ama onun yaradılışında ülke bu haldeyken mutlu olmak yok. Tasalanıyor, konuşuyor, ışık oluyor ve yol gösteriyor. Filenin Sultanları böyle bir dönemde inanılmaz zor bir iş yaptılar. Bir kere çok büyük bir başarı elde ettiler ve inanın burada söyleyeyim. Ben Filenin Sultanlarını izlerken, Avrupa Şampiyonu olduklarında eşim Didem ile beraber izliyordum. Didem dedi ki ‘Ağlıyorsun.’ Dedim ki ‘Ağlıyorum tabii. Cumhuriyetin 100’üncü yılında bizim yapamadığımızı onlar yaptı. Helal olsun onlara.’ Cumhuriyetin 100’üncü yılında, Atatürk’ün emaneti bu Cumhuriyette yapılması gereken kazanmaktı ve biz kazanamadık. Ama onlar bütün dünyaya karşı çıktılar ve kazandılar. Sonra da böyle kendilerine uzatılan telefondan tabii Türkiye Cumhuriyeti adına tebriki kabul ettiler ama sonra döndüler ve dediler ki ‘Bize sultan filan demeyin biz Atatürk’ün kızlarıyız.’ 100’üncü yılda aldığımız en büyük ödül budur. Dünyayı dize getiren bir kadın voleybol takımı. Birileri giyim ve kuşamları ile ilgilenirken yaşam tarzlarına laf ederken onlar başarmak için motive olmuş, al yıldızlı al bayrağı dalgalandırmanın onurunu hepimize yaşatıyorken İstiklal Marşı’nı okutuyorken onlara laf edenlere karşı dimdik durdular. CHP’nin son Genel Başkanı olarak bulunduğum makam Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün makamıdır. O makamda oturan birisi olarak Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan, Atatürk’ü seven, Cumhuriyeti Cumhuriyet yapan değerlere değer veren, devrimlerine sahip çıkan herkes adına Filenin Sultanlarına, Atatürk’ün kızlarına yürekten teşekkür ediyorum.”

“VEFA BORCUMUZ VAR”

“Bir gerçeğin altını çizmek lazım. Bugün CHP’nin çok kıymetli yaşayan genel başkanları ve hayatta olmayan genel başkanları var. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olarak. Türkiye’deki bütün Atatürkçüler, Cumhuriyetçiler ve CHP’liler, Ankara İl Başkanım, değerli Çankaya İlçe Başkanım burada. Herkes şunu bilsin ki birileri CHP’nin yaşayan ya da hayatta olmayan genel başkanlarına vefa gösterecekse, bu vefanın bir tane tarifi var. Onların partisini iktidar yapacağız. Başka yolu yoktur. Bunu yapmadan hiçbir genel başkana vefa göstermiş olmayız. Saygıda kusur etmeyiz ama son genel başkanımızdan, ilk genel başkanımıza kadar her birisine vefa borcumuz var. Bu vefa borcu onların partisini iktidar yaparak, Cumhuriyetin kurucu babaları ile husumeti olanları iktidardan uzaklaştırarak olur.”