SİLİVRİ DEĞİRMENKÖY’DE DOMATESLER YARIŞTI
SeçkinHaberTv- Silivri’de festival heyecanı tüm hızıyla devam ediyor. Silivri Belediyesi tarafından düzenlenen 39. Değirmenköy Domates Festivali, dopdolu bir program eşliğinde ve büyük bir coşkuyla gerçekleştirildi.
Değirmenköy Festival Alanında yoğun bir katılımla gerçekleşen festival kapsamında, Silivri’nin en ünlü lezzetlerinden biri olan Değirmenköy Domatesi için En İyi Domates Yarışması düzenlendi. Toplam 41 yarışmacının katıldığı domates yarışmasında birinci Mümin Ceylan tam altın, ikinci Fatma Akdağ yarım altın, üçüncü Mesut Çalışkan ise çeyrek altın ödülü kazandı. Festivalin sahne programlarında Silivri Dans Halk Oyunları ekibinin yöresel halk dansları gösterisi büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından ünlü Sanatçı Emre Altuğ en güzel şarkıları ve başarılı sahne performansıyla Silivrililere eğlence dolu, unutulmaz bir gece yaşattı. Başkan Yılmaz, Sanatçı Emre Altuğ’a Değirmenköy Domatesi hediye etti ve çiçek takdiminde bulundu.
VAROL: “BAŞKANIMIZ ÜRETİCİLERİMİZE ÇOK ÖNEMLİ DESTEKLER VERİYOR”
Festivalin açılış konuşmasını yapan Değirmenköy Mahallesi Muhtarı Erkan Varol, “Belediye Başkanımız Volkan Yılmaz tarım ve hayvancılık alanında üreticilerimize çok önemli destekler veriyor. Çiftçilerimize yapılan saman, tohumluk arpa, mısır silajı ve ayçiçek tohumu gibi destekler için kendisine teşekkür ediyor ve bu desteklerin devamını diliyorum.” diye konuştu.
YILMAZ: “FESTİVALLERİMİZİN İLANİHAYE DEVAM ETMESİNİ DİLİYORUM”
Festivalde bir konuşma yapan Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, “Değirmenköy Domates Festivalimizin 39.’su, bu yıl çok anlamlı bir tarihte yapılmaktadır. Malazgirt Zaferi'nin 952. yılını, Büyük Taarruz’un 101. yılını kutladığımız bugün, hepinize saygılar sunuyor, sizleri en kalbi duygularımla selâmlıyorum. Böyle anlamlı bir günde sizlerle bir araya gelmekten çok büyük mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyorum. Tarihimizin en önemli dönüm noktalarından biri olan Malazgirt Zaferi'nin, hep artan bir coşkuyla ve aynı heyecanla kutlanmasını, festivallerimizin de ilanihaye devam etmesini diliyorum. Tarihimizdeki zaferlerin pek azı Malazgirt Zaferi kadar yüksek anlamlara sahiptir. Çünkü Malazgirt’le birlikte, milletimizin kutlu yürüyüşü önemli bir misyonla bezenmiştir. Malazgirt Zaferi Anadolu’yu, Türklüğe, İslam’a, Hürriyete, Adalete ve eşitliğe açmıştır. Her parçası ayrı güzelliklere sahip olan Anadolu coğrafyası, Malazgirt Zaferi ile vatanlaşmaya başlamış, bu coğrafyayı vatan kılma özlemi milletimizin tarihî yürüyüşünü ve yükselişini hızlandırmıştır. Bilindiği üzere milletimiz için vatan kavramının çok büyük bir anlamı ve değeri vardır. Vatan, bizler için Ahlat’ta bir mezar taşı, Edirne'de Selimiye minâresidir. Vatan, Sivas'ta bir Selçuklu kümbeti, Bursa'da bir Osmanlı çeşmesi, Malazgirt'te mübarek topraktır. Vatan, coğrafyanın ruhuyla milletin ruhunun bütünleşmesi; yabancıya verilmez, elle paylaşılmaz kutsal bir yerdir. İşte Malazgirt Zaferi ile birlikte, yaklaşık bin senedir vatan toprağı olan ve inşallah kıyâmete kadar da vatan toprağı kalacak olan Anadolu'nun kilidi açılmıştır. Bu zaferle birlikte, Anadolu toprakları için yeni bir devir başlamıştır. Önce Anadolu Selçukluları, sonra Osmanlılar ile zulmün yerini adâlet, düşmanlığın yerini kardeşlik, kinin yerini sevgi almaya başlamış, Anadolu'da yeni bir medeniyetin ışıkları yükselmiştir. Bin yıl önce Anadolu’da yükselmeye başlayan Türk-İslam medeniyeti, her zaman engellenmeye, yok edilmeye çalışılmış, maalesef bugün de bu teşebbüsler ardı arkası kesilmeden devam etmektedir. Türk milletinin varlığına kast edenlerin bilmedikleri, unuttukları bir şey vardır ki, o da milletimizin bin yıldır sahip olduğu Malazgirt ruhudur. Bu ruhun temelinde Anadolu toprağını ebedî vatan kılma arzusu vardır. Sevgi ve kardeşliğe dayalı yüksek bir medeniyet inşâ etme ülküsü vardır. Bu ruh, Anadolu toprağını vatan kılan beylerin, alplerin, gâzilerin, Horasan erenlerinin, Sultan Alparslan’ın ve askerlerinin taşıdığı ve bize miras bıraktığı bir ruhtur. Bu ruhun derininde, bizleri birbirimize perçinleyen, çok kuvvetli ve kolayca kırılmayacak kadar sağlam bir bağ vardır. Bu yüzdendir ki, onların hain planları ve şer hücumları, Allah'ın izniyle başlarında parçalanacaktır. Anadolu'nun kapısını Türk milletine açan Sultan Alparslan'ı, onun yiğit kumandan ve askerlerini, bu toprakların ebedî yurt olduğunu cümle aleme gür bir sesle ilân eden ve Anadolu’nun kapılarını işgale kitleyen Mustafa Kemal ve silâh arkadaşlarını hayırla yâd ediyorum. Anadolu coğrafyasının kıyâmete kadar vatan olarak kalması uğrunda can veren bütün şehitlerimizi rahmetle, minnetle, dualarla anıyorum.” dedi.
“HALKA HİZMET HAKKA HİZMETTİR”
Değirmenköy’de yapılan hizmetlerle ilgili bilgiler veren Başkan Yılmaz, “Geride bıraktığımız 4,5 yıl çok hızlı geçmiş ama bu geçen süre zarfında da Değirmenköy’ümüz hizmetlerle, eserlerle buluşmuş. Göreve geldiğimiz günden beri her daim bütüncül bir hizmet ve yönetim anlayışından bahsettik. Silivri yalnızca çarşı meydanından, sahilinden ibaret değildir ve bu anlayışa sahip kişiler tarafından yönetilmemeli dedik. Bunu laf olsun diye, hamaseten söylemedik. Bu söylemimizin altını hizmetlerimiz ve yönetim anlayışımızla doldurduk. Bugün Değirmenköy’de yapılan eserlerde, hizmetlerde bu söylemin bir tezahürü. Değirmenköy’den bir kez daha sesleniyorum. Bu şehrin güzel insanları hangi mahallede yaşarlarsa yaşasınlar her şeyin iyisine ve güzeline layıklar. Bu anlayışla, gece demeden, gündüz demeden, mazeret üretmeden, 7/24 mesai anlayışımızla, esnafımızın, çiftçimizin, kadınlarımızın, gençlerimizin, çocuklarımızın hasılı bu güzel şehrin güzel insanlarının hizmetkarı olmaya devam edeceğim. Sosyal, üretken belediyecilik anlayışımızla Değirmenköy’ümüze hizmet etmeye devam ediyoruz. Değirmenköy futbol stadyumu ve spor tesislerinden, çok amaçlı kapalı pazar ve etkinlik alanımıza, alt yapıdan, üst yapı yatırımlarımıza, tarımsal desteklerimizden, çevre düzenlemelerine, özellikle kadınlarımıza, çocuklarımıza, gençlerimize yönelik sosyal, kültürel ve eğitim desteklerine kadar birçok ilki Değirmenköy’ümüze yaşattık. Tüm bunları yaparken de; ‘Yaratılanı severiz Yaratandan ötürü’ dedik. Hiçbir kimseyi etnik kimliği ve inançlarına göre ayırmadık, tasnif etmedik. ‘Halka Hizmet, Hakka hizmettir.’ dedik. ‘Hizmetlerimiz kimseler için değil, herkes içindir.’ dedik. Sevgili Peygamberimiz gibi ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir.’ dedik, yoksul ve kimsesizlere elimizi uzattık, kol kanat gerdik. Veren elin, alan eli görmediği bir yardımlaşma sistemini oturttuk. Silivri’nin her köşesinde yaşayan kıymetli hemşehrilerimizle yol arkadaşı olduk. Beraberce yol yürüdük. Hep koştuk, ama hiç yorulmadık. Bozkır’ın tezenesi Neşet Ertaş gibi Aşkınan çalışan yorulmaz dedik. Dereleri, denizleri yol. Dağları, tepeleri ova yaptık. Şimdi çıktığımız her yolu bizlerle paylaşan siz değerli Değirmenköylülere buradan sormak ve yüksek bir sesle cevaplarınızı duymak istiyorum. Değirmenköy’ün geleceğini şekillendirecek yepyeni projeler için bizlerle yol arkadaşlığı yapmaya var mısınız? Daha büyük hedeflere, daha büyük ufuklara yelken açmaya hazır mısınız? Bu cevaplardan, bu coşkulardan da görüyorum ki Değirmenköy hazır, biz hazırız. Bu kardeşiniz de gecesini gündüzünü, emeğini, alın terini sizlere feda etmek için, hizmetkârınız olmaya devam etmek için yürekten hazır! Değirmenköy’ümüze kazandıracağımız nice eserin temel atmalarından açılış törenlerine daha birçok organizasyonda kucaklaşacağımızı en kalbi duygularımla biliyorum. Bu duygu ve düşüncelerle, 39. Değirmenköy Domates festivalimizin hayırlı olmasını diliyorum. Beldesine, doğduğu yere, şehrine ve bu millete hizmet eden, taş üstüne taş koyan ilk muhtarımız Recep Köroğlu’ndan Erkan Varol ve Şenol Köroğlu muhtarlarımıza, ilk Belediye Başkanımız İsmail Hakkı Bilgiç’den Abdullah Akgün, Mümin Tuğlu ve Osman Topaç’a kadar herkese şükranlarımı sunuyorum. Bu ortamı varlıklarıyla şereflendiren tüm hemşehrilerime iyi eğlenceler diliyor, herkese saygılarımı sunuyorum. Son olarak, Anadolu’yu Türk yurdu yapan Sultan Alparslan, Anadolu’dan işgalci emperyalistleri söküp atan ve Anadolu’nun kilidini işgale kapatan Mustafa Kemal’i ve aziz şehitlerimizi saygıyla anıyorum.” ifadelerini kullandı.
Başkan Yılmaz sözlerini, “Aylardan ağustos, günlerden Cuma, gün doğmadan evvel iklîm-i Rum'a, Bozkurtlar ordusu geçti hücuma, yeni bir şevk ile gürledi gökler Ya Allah...Bismillah... Allahuekber.” dizelleriyle tamamladı.
TOĞAN: “TÜRKİYE ÇAPINDA ÖRNEK GÖSTEREBİLECEĞİMİZ BİR BELEDİYE BAŞKANIMIZ VAR”
Festivalin son konuşmasını yapan Silivri Kaymakamı Tolga Toğan, “Manzaraya baktığımda gençlerin ağırlıklı olduğunu görüyorum. Bu nedenle buradan gençlere seslenmek istiyorum; Silivri’de tarım alanında gençlerimizin sayısı çok az. Çiftçilikle, hayvancılıkla uğraşan nüfus 50-60 yaşın üzerinde. Bu bereketli topraklar bizim. Ekildiğinde, biçildiğinde bizleri, yedi ceddimizi, bütün İstanbul’u besleyecek topraklara sahibiz. Onun için gençler; bu toprakların kıymetini bilelim. Bu topraklara sahip çıkalım. Silivri’mizde uzun yıllardır hayal edilen, beklenen hizmetler ete kemiğe bürünüyor. Merkezi idarenin ve yerel idarenin çok önemli iş birliği var. Birçok proje geliştiriliyor. Bu hizmetlerin yapılmasında Silivri Belediyesinin çok önemli emeği var. Altını çizerek söylemeliyim ki Türkiye çapında örnek gösterebileceğimiz bir belediyemiz ve bir Belediye Başkanımız var. Kendisinin gece gündüz çalıştığına birçok kez şahit oldum. Ben Belediye Başkanımız Volkan Yılmaz’a huzurlarınızda teşekkür ediyorum. İnşallah sizlerin desteğiyle, hükümetimizin ve Sayın Cumhurbaşkanımızın gayretleriyle gördüğünüz bu yatırımlardan çok daha fazlasını önümüzdeki dönemde de görmeye devam edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle Değirmenköy Domates Festivali’nde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi.