Prof. Dr. Adıbelli: Wagner'in hedefinde Putin var!

Dün gece dünya medyası, Rusya’nın en bilinen paramiliter gücü olan Wagner grubunun bir darbe girişimine kalkıştığı haberleriyle sarsıldı. Tüm dünyanın gözlerini çevirdiği hadise hakkında Dış Politika Uzmanı Dr. Barış Adıbelli, açıklamalarda bulundu.

Gülsüm YILDIRIM - Herkes DUYSUN / BURSA (İGFA) -   Rusya’nın en bilinen güvenlik şirketlerinden Wagner’in, ülkede kalkıştığı darbe girişiminin ardından kılıçlar çekildi.

Avrupa Birliği (AB), ABD ve müttefikleri, Rusya'da kaos içerisinde geçen son 24 saatteki olayları yakından takip ederken, Pentagon, bir açıklama yayımlayarak, Savunma Bakanı Lloyd J. Austin'in Kanada, Fransa, Almanya, Polonya ve İngiltere savunma bakanlarıyla görüştüğünü bildirdi.

Konu ile ilgili Herkes Duysun’a açıklamalarda bulunan Dış Politika Uzmanı Dr. Barış Adıbelli, Wagner’in paramiliter bir güç olduğunu ifade etti.

 

“WAGNER PARAMİLİTER BİR GÜÇTÜR”

Wagner’in 2010 yılında kurulan bir paralı asker grubu olduğunu ve suç çetesi lideri olan Yevgeniy Prigojin tarafından kurulduğunu dile getiren Dr. Barış Adıbelli, “Wagner, özel güvenlik örgütü diye geçiyor ama içerisinde Batı’daki muadilleri gibi eski ordu mensupları, emekli askerler bulunmuyor; daha çok mafya lideri olan, hapishanelerden çıkarılan suçlulardan oluşan 25 bin kişilik özel bir güvenlik şirketi. Rusya’nın bütün pis işlerini yapan Wagner, dünyanın dört bir yanında operasyonlar gerçekleştirebilen paramiliter bir güçtür. Rusya Devleti, kendisinin gözükmek istemediği yerlerde bu paralı asker grubunu ortaya çıkarıyor. Bu, sadece Rusya’ya özgü bir şey değil, Amerika’da da benzer şekilleri bulunmakta.”dedi.

“PRİGOJİN RUSYA’YA MEDYAN OKUDU”

Prigojin ile mevcut Genel Kurmay Başkanı arasında geçmişten gelen bir kan davası olduğunu ve bu durumdaki en büyük etkinin, ikilinin anlaşmazlığından rivayet ettiğini söyleyen Adıbelli, “Kendi silahı Rusya’ya dönmüş durumda. Prigojin, Rusya’ya meydan okudu. Özellikle Savunma Bakanı ve Genel Kurmay Başkanı’na meydan okudu. Bunun sebebi ise iktidar çatışmasıdır. Hem Valeri Gerasimov ile hem de Sergey Şoygu ile yıldızlarının barışmadığını hepimiz biliyoruz. Aylar önce ‘Mühimmat eksikliği nedeniyle biz savaşı bırakıyoruz.’ diyerek Savunma Bakanı’nı suçlamıştı. Daha sonraki süreçte de Bahmut alındı. Aslına bakılırsa ‘Wagner’ diyip geçmemek lazım. Çünkü Suriye’de, Libya’da, Afrika’da, Ukrayna’da kısacası dünyanın dört bir yanında çatışma tecrübesine sahip bir yapı ve meskun saha çatışmasına da alışkın, işini gerçekten iyi bilen bir yapı.” şeklinde konuştu.

“SERGEY ŞOYGU, MAREŞAL UNVANI ALABİLMEK İÇİN BU SAVAŞI BAŞLATTI”

Rusya Savunma Bakanı olan Sergey Şoygu’nun Rusya-Ukrayna savaşını sadece unvan sahibi olabilmek adına başlattığını belirten Adıbelli, “Çok uzun zamandan beri Savunma Bakanı olan Sergey Şoygu asker kökenli biri değil, kendisi inşaat mühendisidir. Prigojin ise eski bir aşçıdır. Ben bu savaşa ‘İki sivilin savaşı’ diyorum. Hâlbuki Türkiye de dâhil olmak üzere tüm dünyada savunma bakanlığında genellikle asker kökenli isimler olur. Prigojin, ‘Adalet Yürüyüşü’ adını verdiği bir yürüyüş başlattı. Asıl sorular şunlar: Prigojin bu meydan okumayı neye dayanarak yaptı? Cephanenin kaynağı Rusya iken mühimmatı kimden alacak? Rusya Gönüllüler Lejyonu ve Rusya Özgürlükler Birliği, Wagner’le birleşir mi? Wagner, çağrıda bulunup 25 bin savaşçıyı 100 bine çıkarıp Rus topraklarına çıkarabilir mi? Prigojin’in bu hareketi bir plan dâhilinde yürüttüğünü düşünüyorum. Bence Rusya’nın içinde hazır bekleyen güçleri var. Bu bir darbe sürecine dönüşebilir çünkü Prigojin, Rus ordusuna çağrıda bulundu. Wagner’in Rus ordusunun içinde partizanları da var. Batı da ileride bu örgütün liderini Prigojin olarak ilan edecek.” dedi.

“İÇ SAVAŞ TEHLİKESİ VAR”

Wagner’in asıl hedefinde Putin’in olduğunu ifade eden Adıbelli, “Ultra bir Rus milliyetçiliği ortaya çıkmaya başladı ve bu milliyetçilik Putin’i de beğenmiyor.  Savaşın daha da büyük olması gerektiğini düşünen ekibin içinde Prigojin de bulunuyor. Eğer bu durum iç savaşa dönüşürse, Türkiye de dahil olmak üzere bölge ülkeleri yakından etkilenir. Çünkü Rusya dünyanın en önemli doğalgaz ve petrol tedarikçisi. Rusya bunu sağlayamadığı zaman enerji krizi ortaya çıkar ve bizler de bu krizin içine gireriz. Yani bizleri Arap Baharı’nın çok ötesinde bir Avrasya problemi bekliyor olabilir.” ifadelerini kullandı.

“PUTİN KAN TAZELEME YAPABİLİR”

Wagner’in NATO, uluslararası bir örgüt veya herhangi bir devlet tarafından satın alınıp alınmadığı konusunda henüz kesinlik bulunmadığını belirten Adıbelli, “Wagner’i kim satın aldıysa Rusya karşısında sınırsız mühimmatı da karşılamak zorunda kalacak. Bu durumda kazanan Amerika olur, Ukrayna olur. Ayrıca burada Putin’i de kazananlar arasında sayabiliriz çünkü Ukrayna Savaşı’nın bütün başarısızlıklarını Wagner’in üstüne yükleyip, bir anda gündemi değiştirerek istediği kadroları kurabilme imkânı ortaya çıkar. Belki de olağanüstü hal ilan edip terörle mücadele gibi birtakım süreçleri başlatarak Rusya’da daha sıkı bir kontrol sağlayacak. Bu durum Putin’in elini de güçlendirecek. Belki Şoygu’yu görevden alacak. Yani Putin bir kan tazeleme yapabilir. Çünkü bu ekiple bir başarı sağlayamadı.” ifadelerini kullandı.

“PRİGOJİN KÖPRÜLERİ YIKMIŞ”

Wagner’in, Putin’i koruma çemberi içerisinde de olduğu söyleyen Dr. Barış Adıbelli, “Wagner sadece üç beş mahkûmla sınırlı bir şey değil. Wagner bir taraftan da Rus istihbaratı ve Rus alfa birlikleri denilen özel timlerin içinde de hareket edebilen, şemsiye görevi görebilen ve genişleyebilen bir yapıya sahip.  Rusya bütün enerjisini şuan buraya harcayacak. Bütün komplo teorilerini bir kenara bırakalım: Prigojin isyan etti.  12 yıl hapis cezası isteniyor. ‘Vatan haini’ deniliyor, köprüleri yıkmış. Bundan sonra da böyle devam edecek gibi. Prigojin bu yapının görünen lideri gibi duruyor ama eski bir aşçı neticede. Eski bir çetenin liderliğinden askeri bir yapının başına gelmesi, onu yönetmesi biraz şüpheli… Buzdağının görünen kısmı o ama arkasında bambaşka gerçekler var. Bunu da bize Amerika anlatacak. Oradan da bir açıklama gelmesini bekleyeceğiz. Şimdilik sadece olayı yakından takip ettiklerine dair bir açıklama yapıldı. Devamını ilerleyen süreçte göreceğiz.” dedi.

“WAGNER BUNU ÖNCEDEN HESAPLAMIŞ”

Wagner’in bu darbeyi daha önceden planladığını dile getiren Adıbelli değerlendirmesinde, “Rus ordusu dünyanın en güçlü ordularından bir tanesi, Amerika ile yarışıyor. Buna rağmen siz Rostov’dan gelip Moskova’ya kadar nasıl yürüyüş yapacaksınız? Elinizdeki güç ne? Taktik nükleer silahlar elinizde mi? Rusya’nın nükleer gücünün düğmesini elinde tutanlar arasında Wagner var mı? Bunları bilmiyoruz. Onun için ben de diyorum ki: Wagner bunu çok önceden hesaplamış, aylardan beri buna çalışıyormuş belli ki… Dün gece de düğmeye bastılar. Bunun arkasında Amerika olabilir, başka bir yapı olabilir. Belki de Prigojin’e savunma bakanlığını veya başbakanlığı vaat ettiler. Bunların hepsi komplo teorisi tabii. Çünkü elimizde net veriler, kesin bilgiler yok. Henüz her şey çok sıcak. Bekleyip göreceğiz…” ifadelerine yer verdi.