ÇAĞIN HASTALIĞI “GELECEK KÖRLÜĞÜ”: PROF. DR. NOYAN BAĞIMLILIK TEDAVİSİNDE ETKİN YOLLARI ANLATTI

Gündem 12.01.2025 - 16:25, Güncelleme: 12.01.2025 - 16:25 372 kez okundu.
 

ÇAĞIN HASTALIĞI “GELECEK KÖRLÜĞÜ”: PROF. DR. NOYAN BAĞIMLILIK TEDAVİSİNDE ETKİN YOLLARI ANLATTI

SEÇKİNHABERTV- Psikiyatri Uzmanı Profesör Doktor Onur Noyan, madde bağımlılığına ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Noyan, “Bağımlılık gelecek körlüğüne sebep olan bir hastalık. Biz vücuda fazlaca giren dopaminin yerini, madde dışında bir araçla tamamlamaya çalışıyoruz. Bu tedavi yolunun başlıca ve en önemli adımı ise kişinin, hastalığının farkında olması” diye konuştu.

  SEÇKİNHABERTV- Psikiyatri Uzmanı Profesör Doktor Onur Noyan, madde bağımlılığına ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Noyan, “Bağımlılık gelecek körlüğüne sebep olan bir hastalık. Biz vücuda fazlaca giren dopaminin yerini, madde dışında bir araçla tamamlamaya çalışıyoruz. Bu tedavi yolunun başlıca ve en önemli adımı ise kişinin, hastalığının farkında olması” diye konuştu.   Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Onur Noyan, Hande Karacasu’nun yapımcılığını üstlendiği “Ayık Yaşamlar” belgeselinin son bölümüne konuk oldu. Noyan, uyuşturucu madde kullanımı ve bağımlılığa karşı alınabilecek önemler hakkında uyarılarda bulundu. Uyuşturucu bağımlılığının bir hastalık, bağımlılığa giden yoldaki “ilk kullanımın” ise davranışsal bir seçim olduğunu vurgulayan Noyan, “Bağımlılığı bir hastalık olarak görmediğimiz zaman bizim bağımlılığa bakışımız da çok farklı oluyor. Bunu bir seçim ya da ahlaki bir zayıflık olarak gördüğümüz zaman bağımlılık sanki tedavi edilmesi mümkün olmayan bir durummuş gibi algılanıyor. Nihayetinde bağımlılık bir beyin hastalığıdır. İlk kullanım her zaman seçimdir. Yani bir bireyin karşılaştığı bir madde ya da alkolle temasa seçmesi kişinin bireysel tercihidir. Ama madde beyne girdikten sonra beyinde var olan biyolojik değişiklikler beynin yapısını değiştirir ve bizim bağımlılık dediğimiz hastalık o zaman ortaya çıkmaya başlar. Kişi kendi kendini kontrol edememeye başlıyor. Kullandığı maddeye yönelik kendini kontrol edemediği zaman ne oluyor bu sefer bu son dediği her zaman bir daha tekrar kullanıyor. Sonra fren sistemi bozuluyor, kendini durduramıyor ve nihayetinde işlevsellik bozuluyor. Biz buna gelecek körlüğü diyoruz. Bağımlılık aslında gelecek körlüğüne sebep olan bir hastalık” diye konuştu.   “HEPİMİZİN BAĞIMLI OLMA POTANSİYELİ VAR” Özel olarak bir topluluğun bağımlılığa daha fazla yatkın olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirten Prof. Dr. Onur Noyan, “Elbette genetik yatkınlıklar ve ailevi özellikler önemli. Sosyolojik, kültürel, ekonomik bazı durumlar da etkili ama bizim ayırabileceğimiz spesifik bir topluluk yok. Hepimizin bağımlı olma potansiyeli var. Bağımlılar mutlaka parçalanmış ailelerden çıkar gibi yaygın söylemler doğru değil. Çok düzenli bir aile yapısında olan bir ailenin çocuğu da bağımlı olabilir” ifadelerini kullandı.   “BİYOLOJİK VE PSİKOLOJİK DESTEK BİR ARADA OLMALI” Türkiye’de ağırlıklı olarak bireysel tedavi yönteminin izlendiğini söyleyen Noyan, “Bizim önceliğimiz ve tercihimiz tedavinin psikososyal odaklı olması. Yani tedavide hem biyolojik, hem psikolojik müdahale hem de sosyolojik yaklaşımlar olmalı. Hastanın da önce klinik durumunu anlaması ve hastalığı kabullenmesi gerekiyor. Birçok hastamız bize ailesinin, yakınlarının zoruyla ya da çevrenin baskısıyla geliyor ve hasta olduklarını kabul etmiyorlar. Biz ilk önce farkındalığı ortaya koymaya çalışıyoruz. İkinci aşamada bazı test ve tetkikler yapıyoruz. Çünkü alkol ve madde beyinde bazı değişiklikleri, vücutta bazı değişiklikleri tetikliyor. Karaciğeri, böbrek işlevlerini bozabiliyor. Hastanın yaşadığı yoksunluğu biz başka ilaçlarla tedavi etmeye çalışıyoruz. Sürece eşlik eden başka psikiyatrik belirtiler varsa onlara özgü ilaçlarımızı veriyoruz. Bu biyolojik tarafı, bunun yanında mutlaka bir psikoterapi süreci öneriyoruz” dedi.   “AMATEM’LERİN YAYGINLAŞTIRILMASI ŞART” Bağımlılık ve suça yatkınlık arasındaki bağlantıya da değinen Noyan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bağımlılık eşittir suç denklemini düzeltmemiz gerekiyor. Suç işleyen kişi potansiyel bir bağımlı diyemeyiz. Ya da bir bağımlı potansiyel suçludur dememiz çok yanlış oluyor ve maalesef basında en büyük yanılgı bu. Evet bazı ortak yatkınlıkları da var. Ama daha baskın tetikleyici unsurlar var. Ekonomik tablo bağımlılığı etkiliyor mu dersek evet etkiliyor. En basitinden kişinin kullandığı maddeler değişebiliyor. Ekonomik durumu iyi olmayan birisini seçtiği maddeler, kullandığı maddelerle, ekonomik durumu iyi olan birisinin kullandığım maddeler farklılaşıyor. Devletin tedavi servisleri maalesef yetersiz. Bu alanda doktor sayısı yetersiz, psikolog sayısı daha da yetersiz. Yani kişiler özel bir kliniğe gidip alabilecekleri desteği, devlette alma ihtimalleri maalesef çok daha az. AMATEM’lerin yaygınlaştırılması, her il ve ilçeye mutlaka AMATEM açılması, doktor ve psikolog sayısının arttırılması şart.”
SEÇKİNHABERTV- Psikiyatri Uzmanı Profesör Doktor Onur Noyan, madde bağımlılığına ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Noyan, “Bağımlılık gelecek körlüğüne sebep olan bir hastalık. Biz vücuda fazlaca giren dopaminin yerini, madde dışında bir araçla tamamlamaya çalışıyoruz. Bu tedavi yolunun başlıca ve en önemli adımı ise kişinin, hastalığının farkında olması” diye konuştu.
 

SEÇKİNHABERTV- Psikiyatri Uzmanı Profesör Doktor Onur Noyan, madde bağımlılığına ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Noyan, “Bağımlılık gelecek körlüğüne sebep olan bir hastalık. Biz vücuda fazlaca giren dopaminin yerini, madde dışında bir araçla tamamlamaya çalışıyoruz. Bu tedavi yolunun başlıca ve en önemli adımı ise kişinin, hastalığının farkında olması” diye konuştu.

 

Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Onur Noyan, Hande Karacasu’nun yapımcılığını üstlendiği “Ayık Yaşamlar” belgeselinin son bölümüne konuk oldu. Noyan, uyuşturucu madde kullanımı ve bağımlılığa karşı alınabilecek önemler hakkında uyarılarda bulundu. Uyuşturucu bağımlılığının bir hastalık, bağımlılığa giden yoldaki “ilk kullanımın” ise davranışsal bir seçim olduğunu vurgulayan Noyan, “Bağımlılığı bir hastalık olarak görmediğimiz zaman bizim bağımlılığa bakışımız da çok farklı oluyor. Bunu bir seçim ya da ahlaki bir zayıflık olarak gördüğümüz zaman bağımlılık sanki tedavi edilmesi mümkün olmayan bir durummuş gibi algılanıyor. Nihayetinde bağımlılık bir beyin hastalığıdır. İlk kullanım her zaman seçimdir. Yani bir bireyin karşılaştığı bir madde ya da alkolle temasa seçmesi kişinin bireysel tercihidir. Ama madde beyne girdikten sonra beyinde var olan biyolojik değişiklikler beynin yapısını değiştirir ve bizim bağımlılık dediğimiz hastalık o zaman ortaya çıkmaya başlar. Kişi kendi kendini kontrol edememeye başlıyor. Kullandığı maddeye yönelik kendini kontrol edemediği zaman ne oluyor bu sefer bu son dediği her zaman bir daha tekrar kullanıyor. Sonra fren sistemi bozuluyor, kendini durduramıyor ve nihayetinde işlevsellik bozuluyor. Biz buna gelecek körlüğü diyoruz. Bağımlılık aslında gelecek körlüğüne sebep olan bir hastalık” diye konuştu.

 

“HEPİMİZİN BAĞIMLI OLMA POTANSİYELİ VAR”

Özel olarak bir topluluğun bağımlılığa daha fazla yatkın olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirten Prof. Dr. Onur Noyan, “Elbette genetik yatkınlıklar ve ailevi özellikler önemli. Sosyolojik, kültürel, ekonomik bazı durumlar da etkili ama bizim ayırabileceğimiz spesifik bir topluluk yok. Hepimizin bağımlı olma potansiyeli var. Bağımlılar mutlaka parçalanmış ailelerden çıkar gibi yaygın söylemler doğru değil. Çok düzenli bir aile yapısında olan bir ailenin çocuğu da bağımlı olabilir” ifadelerini kullandı.

 

“BİYOLOJİK VE PSİKOLOJİK DESTEK BİR ARADA OLMALI”

Türkiye’de ağırlıklı olarak bireysel tedavi yönteminin izlendiğini söyleyen Noyan, “Bizim önceliğimiz ve tercihimiz tedavinin psikososyal odaklı olması. Yani tedavide hem biyolojik, hem psikolojik müdahale hem de sosyolojik yaklaşımlar olmalı. Hastanın da önce klinik durumunu anlaması ve hastalığı kabullenmesi gerekiyor. Birçok hastamız bize ailesinin, yakınlarının zoruyla ya da çevrenin baskısıyla geliyor ve hasta olduklarını kabul etmiyorlar. Biz ilk önce farkındalığı ortaya koymaya çalışıyoruz. İkinci aşamada bazı test ve tetkikler yapıyoruz. Çünkü alkol ve madde beyinde bazı değişiklikleri, vücutta bazı değişiklikleri tetikliyor. Karaciğeri, böbrek işlevlerini bozabiliyor. Hastanın yaşadığı yoksunluğu biz başka ilaçlarla tedavi etmeye çalışıyoruz. Sürece eşlik eden başka psikiyatrik belirtiler varsa onlara özgü ilaçlarımızı veriyoruz. Bu biyolojik tarafı, bunun yanında mutlaka bir psikoterapi süreci öneriyoruz” dedi.

 

“AMATEM’LERİN YAYGINLAŞTIRILMASI ŞART”

Bağımlılık ve suça yatkınlık arasındaki bağlantıya da değinen Noyan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bağımlılık eşittir suç denklemini düzeltmemiz gerekiyor. Suç işleyen kişi potansiyel bir bağımlı diyemeyiz. Ya da bir bağımlı potansiyel suçludur dememiz çok yanlış oluyor ve maalesef basında en büyük yanılgı bu. Evet bazı ortak yatkınlıkları da var. Ama daha baskın tetikleyici unsurlar var. Ekonomik tablo bağımlılığı etkiliyor mu dersek evet etkiliyor. En basitinden kişinin kullandığı maddeler değişebiliyor. Ekonomik durumu iyi olmayan birisini seçtiği maddeler, kullandığı maddelerle, ekonomik durumu iyi olan birisinin kullandığım maddeler farklılaşıyor.

Devletin tedavi servisleri maalesef yetersiz. Bu alanda doktor sayısı yetersiz, psikolog sayısı daha da yetersiz. Yani kişiler özel bir kliniğe gidip alabilecekleri desteği, devlette alma ihtimalleri maalesef çok daha az. AMATEM’lerin yaygınlaştırılması, her il ve ilçeye mutlaka AMATEM açılması, doktor ve psikolog sayısının arttırılması şart.”

Adana türbanlı escort Çukurova türbanlı escort Seyhan türbanlı escort Ankara türbanlı escort Mamak türbanlı escort Etimesgut türbanlı escort Polatlı türbanlı escort Pursaklar türbanlı escort Haymana türbanlı escort Çankaya türbanlı escort Keçiören türbanlı escort Sincan türbanlı escort Antalya türbanlı escort Kumluca türbanlı escort Konyaaltı türbanlı escort Manavgat türbanlı escort Muratpaşa türbanlı escort Kaş türbanlı escort Alanya türbanlı escort Kemer türbanlı escort Bursa türbanlı escort Eskişehir türbanlı escort Gaziantep türbanlı escort Şahinbey türbanlı escort Nizip türbanlı escort Şehitkamil türbanlı escort İstanbul türbanlı escort Merter türbanlı escort Nişantaşı türbanlı escort Şerifali türbanlı escort Maltepe türbanlı escort Sancaktepe türbanlı escort Eyüpsultan türbanlı escort Şişli türbanlı escort Kayaşehir türbanlı escort Büyükçekmece türbanlı escort Beşiktaş türbanlı escort Mecidiyeköy türbanlı escort Zeytinburnu türbanlı escort Sarıyer türbanlı escort Bayrampaşa türbanlı escort Fulya türbanlı escort Beyoğlu türbanlı escort Başakşehir türbanlı escort Tuzla türbanlı escort Beylikdüzü türbanlı escort Pendik türbanlı escort Bağcılar türbanlı escort Ümraniye türbanlı escort Üsküdar türbanlı escort Esenyurt türbanlı escort Küçükçekmece türbanlı escort Esenler türbanlı escort Güngören türbanlı escort Kurtköy türbanlı escort Bahçelievler türbanlı escort Sultanbeyli türbanlı escort Ataşehir türbanlı escort Kağıthane türbanlı escort Fatih türbanlı escort Çekmeköy türbanlı escort Çatalca türbanlı escort Bakırköy türbanlı escort Kadıköy türbanlı escort Avcılar türbanlı escort Beykoz türbanlı escort Kartal türbanlı escort İzmir türbanlı escort Balçova türbanlı escort Konak türbanlı escort Bayraklı türbanlı escort Buca türbanlı escort Çiğli türbanlı escort Gaziemir türbanlı escort Bergama türbanlı escort Karşıyaka türbanlı escort Urla türbanlı escort Bornova türbanlı escort Çeşme türbanlı escort Kayseri türbanlı escort Kocaeli türbanlı escort Gebze türbanlı escort İzmit türbanlı escort Malatya türbanlı escort Manisa türbanlı escort Mersin türbanlı escort Yenişehir türbanlı escort Mezitli türbanlı escort Erdemli türbanlı escort Silifke türbanlı escort Akdeniz türbanlı escort Anamur türbanlı escort Muğla türbanlı escort Bodrum türbanlı escort Milas türbanlı escort Dalaman türbanlı escort Marmaris türbanlı escort Fethiye türbanlı escort Datça türbanlı escort Samsun türbanlı escort Atakum türbanlı escort İlkadım türbanlı escort Adıyaman türbanlı escort Afyonkarahisar türbanlı escort Ağrı türbanlı escort Aksaray türbanlı escort Amasya türbanlı escort Ardahan türbanlı escort Artvin türbanlı escort Aydın türbanlı escort Balıkesir türbanlı escort Bartın türbanlı escort Batman türbanlı escort Bayburt türbanlı escort Bilecik türbanlı escort Bingöl türbanlı escort Bitlis türbanlı escort Bolu türbanlı escort Burdur türbanlı escort Çanakkale türbanlı escort Çankırı türbanlı escort Çorum türbanlı escort Denizli türbanlı escort Diyarbakır türbanlı escort Düzce türbanlı escort Edirne türbanlı escort Elazığ türbanlı escort Erzincan türbanlı escort Erzurum türbanlı escort Giresun türbanlı escort Gümüşhane türbanlı escort Hakkari türbanlı escort Hatay türbanlı escort Iğdır türbanlı escort Isparta türbanlı escort Kahramanmaraş türbanlı escort Karabük türbanlı escort Karaman türbanlı escort Kars türbanlı escort Kastamonu türbanlı escort Kırıkkale türbanlı escort Kırklareli türbanlı escort Kırşehir türbanlı escort Kilis türbanlı escort Konya türbanlı escort Kütahya türbanlı escort Mardin türbanlı escort Muş türbanlı escort Nevşehir türbanlı escort Niğde türbanlı escort Ordu türbanlı escort Osmaniye türbanlı escort Rize türbanlı escort Sakarya türbanlı escort Siirt türbanlı escort Sinop türbanlı escort Sivas türbanlı escort Şanlıurfa türbanlı escort Şırnak türbanlı escort Tekirdağ türbanlı escort Tokat türbanlı escort Trabzon türbanlı escort Tunceli türbanlı escort Uşak türbanlı escort Van türbanlı escort Yalova türbanlı escort Yozgat türbanlı escort Zonguldak türbanlı escort
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seckinhabertv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.