ABD-İran gerilimindeki stratejik plan ne? Dr. Fehmi Ağca yorumladı...

09.02.2024 - 13:00, Güncelleme: 09.02.2024 - 13:00 921+ kez okundu.
 

ABD-İran gerilimindeki stratejik plan ne? Dr. Fehmi Ağca yorumladı...

Günümüze kadar devam eden süreçte, ABD ile olan her türlü siyasi gerilimin, çatışma ve anlaşmazlıkların rejimin kökleşmesine ve İran’ın etki alanını genişletmesine hizmet ettiğini vurgulayan uzmanlar, ABD’nin bölgeye yönelik temel stratejisinin; ‘İsrail’in çevresinde hiçbir askeri veya ekonomik gücün oluşmasına fırsat vermemek’ olduğunu öne sürüyor.İSTANBUL (İGFA) - Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler (İngilizce) Bölümü ve Postkolonyal Çalışmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (PAMER) Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, ABD ve İran arasındaki gerilimi değerlendirdi. 1979 yılı İran İslam devriminden başlayarak günümüze kadar devam etmekte olan ABD ile İran arasındaki gerilimin, siyasi sonuçları bakımından ilgi çekici gelişmelere neden olduğunu kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, “ABD’nin İran karşıtlığı, İran İslam devrimini gerçekleştiren siyasi kadroları zayıflatmak ve iktidarı kaybetmesini amaçlamıştır. Ancak 45 yıldır devam etmekte olan ABD- İran çatışması, İran’daki Şii iktidarının daha da güçlenmesi sonucunu doğurmuştur. Sorulması gereken temel soru, acaba ABD gerçekten İran’daki Şii mezhebine dayalı iktidarın yıkılmasını mı, yoksa tam tersine daha da güçlenmesini ve kökleşmesini mi istiyor?” dedi. “ABD’NİN İRAN’IN ÇIKARLARI DOĞRULTUSUNDA HAREKET ETTİĞİNİ GÖSTERİYOR.” İran İslam devrimi sonrasında, ABD ve diğer Batılı güçlerin Irak lideri Saddam Hüseyin’i kışkırtarak ve Irak ordusuna silah temin ederek İran’a saldırmasını teşvik ettiğini de hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, şunları anlattı: “Irak - İran Savaşı, İran’da devrimi gerçekleştiren siyasi kadronun muhalefeti tasfiye ederek gücünü pekiştirmesini ve meşruiyet kazanmasını sağlamıştır. Sonuçta, bu savaş İran halkının büyük çoğunluğunun rejime olan desteğinin artmasına neden olmuştur. Daha da önemlisi, ABD’nin 2003 yılında başlattığı ikinci Irak Operasyonu sonrasında Irak’ta çoğunluğu teşkil eden Şii çoğunluğun siyasi iktidarı ele geçirmiş olması, ABD’nin İran’ın çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini gösteriyor. Günümüze kadar devam eden süreçte, ABD ile olan her türlü siyasi gerilim, çatışma ve anlaşmazlıkların rejimin kökleşmesine ve İran’ın etki alanını genişletmesine hizmet ettiği söylenebilir.” ABD ve Batılı müttefiklerinin, saldırılarını sürekli düşman olarak empoze edilen İran yerine, İsrail için daha yakın tehdit teşkil eden Irak ve Suriye’ye yöneltmiş olmasının, ABD’nin siyasi hedeflerini ve bölgeye yönelik temel stratejisini ortaya koyduğunu da dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, “Bu strateji şudur: İsrail’in çevresinde hiçbir askeri veya ekonomik gücün oluşmasına fırsat vermemek, diğer yandan potansiyel olarak İsrail için en büyük tehdit kaynağı olan İslam dünyasını, askeri açıdan güçlü bir İran vasıtasıyla ikiye bölmek ve İslam dünyasının Batı saldırganlığı karşısında güçlü bir mukavemet ve siyasi birlik oluşturmasına engel olmaktır.” diye analizde bulundu. “BU GERİLİM ORTAMI HER İKİ ÜLKENİN ÇIKARLARINA UYGUN İSE DOĞAL OLARAK BİR ZIMNİ ANLAŞMA HALİNİN MEVCUT OLDUĞU KABUL EDİLEBİLİR.” Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, 7 Ekim 2023 sonrası Gazze’ye yönelik İsrail saldırıları karşısında İran’ın İsrail’e karşı izlemiş olduğu siyaset ve kendisine bağlı Hizbullah gibi örgütler vasıtasıyla yürütmekte olduğu eylemlerin, etkili bir sonuç vermekten ziyade İsrail’in ve ABD’nin saldırganlıkları için bazı gerekçeler üretmekten öteye gidemediğine de vurgu yaptı.  “Zaten gerek ABD gerekse İran tarafından çatışmanın Ortadoğu geneline yayılmasını istemedikleri yönündeki açıklamalar, iki ülke arasında zımni bir anlaşma olduğunu göstermektedir." diyen Ağca, "Bunun için iki ülkenin birbiri ile gizli bir anlaşma yapmasına gerek yoktur. Bu gerilim ortamı her iki ülkenin çıkarlarına uygun ise doğal olarak bir zımni anlaşma halinin mevcut olduğu kabul edilebilir.” dedi. İKİ ÜLKE ARASINDAKİ ÇATIŞMA ORTAMI NE SAĞLIYOR? İki ülke arasındaki çatışma ortamının, ABD’nin İsrail’in güvenliğini sağlamak maksadıyla Ortadoğu’da sürdürmekte olduğu saldırgan politikaları için gerekçeler oluşturduğunu ve bir ölçüde uluslararası meşruiyet sağladığının söylenebileceğini kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, “Diğer yandan, bu çatışma ve gerilim ortamı, İran’ın mezhepçi politikalarını etkili bir şekilde sürdürmesine fırsat veriyor. Böylece İran, kendisine bağlı grup ve örgütler vasıtasıyla, ileriden savunma doktrini çerçevesinde, sınırları ötesinde Irak, Suriye, Yemen gibi dış ülkelerde oluşturduğu mevziler ve direnme noktaları ile ülke savunmasını pekiştirmeye çalışıyor.  Eğer, İran özellikle Suriye’de, bu yayılmacı ve mezhepçi politikalar yerine, demokrasi ve insan haklarının korunması için yoğun çabalar gösteren Türkiye ile iş birliği yapsaydı, ABD ve diğer Batılı emperyalist güçlerin planladığı senaryolar doğrultusunda bölge terör ve iç savaşlarla parçalanmaz ve yıkıma uğramazdı. İran asla böyle bir iş birliğine yanaşmamak suretiyle, ABD’nin bölgeye müdahalesi için zemin hazırlamıştır.” değerlendirmesinde bulundu. Bu arada İran’ın mezhepçi ve yayılmacı politikasının, ABD tarafından, kendi hedeflerini gerçekleştirmek ve bölgenin parçalanmış ve ihtilaflı yapısını sürdürmek için elverişli bir gerekçe olarak kullanıldığını da dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, “ABD, böylece İran karşıtı ülkeleri kendi safına çekmek için daha kolay ikna edebilmekte ya da zorlamaktadır. Bu nedenle, ABD’nin İran rejimini yıkmak gibi bir amacının olmadığı söylenebilir. 7 Ekim 2023 sonrası Gazze’ye yönelik İsrail saldırıları karşısında İran’ın İsrail’e karşı izlemiş olduğu siyaset ve kendisine bağlı Hizbullah gibi örgütler vasıtasıyla yürütmekte olduğu eylemler, etkili bir sonuç vermekten ziyade İsrail’in ve ABD’nin saldırganlıkları için gerekçeler üretmekten öteye gidememektedir. Zaten gerek ABD gerekse İran tarafından çatışmanın Ortadoğu geneline yayılmasını istemedikleri yönündeki açıklamalar, iki ülke arasında zımni bir anlaşma olduğunu göstermektedir. Bunun için iki ilkenin birbiri ile gizli bir anlaşma yapmasına gerek yoktur. Bu gerilim ortamı her iki ülkenin çıkarlarına uygundur.” ifadelerini kullandı.

Günümüze kadar devam eden süreçte, ABD ile olan her türlü siyasi gerilimin, çatışma ve anlaşmazlıkların rejimin kökleşmesine ve İran’ın etki alanını genişletmesine hizmet ettiğini vurgulayan uzmanlar, ABD’nin bölgeye yönelik temel stratejisinin; ‘İsrail’in çevresinde hiçbir askeri veya ekonomik gücün oluşmasına fırsat vermemek’ olduğunu öne sürüyor.

İSTANBUL (İGFA) - Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler (İngilizce) Bölümü ve Postkolonyal Çalışmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (PAMER) Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, ABD ve İran arasındaki gerilimi değerlendirdi.

1979 yılı İran İslam devriminden başlayarak günümüze kadar devam etmekte olan ABD ile İran arasındaki gerilimin, siyasi sonuçları bakımından ilgi çekici gelişmelere neden olduğunu kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, “ABD’nin İran karşıtlığı, İran İslam devrimini gerçekleştiren siyasi kadroları zayıflatmak ve iktidarı kaybetmesini amaçlamıştır. Ancak 45 yıldır devam etmekte olan ABD- İran çatışması, İran’daki Şii iktidarının daha da güçlenmesi sonucunu doğurmuştur. Sorulması gereken temel soru, acaba ABD gerçekten İran’daki Şii mezhebine dayalı iktidarın yıkılmasını mı, yoksa tam tersine daha da güçlenmesini ve kökleşmesini mi istiyor?” dedi.

“ABD’NİN İRAN’IN ÇIKARLARI DOĞRULTUSUNDA HAREKET ETTİĞİNİ GÖSTERİYOR.”

İran İslam devrimi sonrasında, ABD ve diğer Batılı güçlerin Irak lideri Saddam Hüseyin’i kışkırtarak ve Irak ordusuna silah temin ederek İran’a saldırmasını teşvik ettiğini de hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, şunları anlattı:

“Irak - İran Savaşı, İran’da devrimi gerçekleştiren siyasi kadronun muhalefeti tasfiye ederek gücünü pekiştirmesini ve meşruiyet kazanmasını sağlamıştır. Sonuçta, bu savaş İran halkının büyük çoğunluğunun rejime olan desteğinin artmasına neden olmuştur. Daha da önemlisi, ABD’nin 2003 yılında başlattığı ikinci Irak Operasyonu sonrasında Irak’ta çoğunluğu teşkil eden Şii çoğunluğun siyasi iktidarı ele geçirmiş olması, ABD’nin İran’ın çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini gösteriyor. Günümüze kadar devam eden süreçte, ABD ile olan her türlü siyasi gerilim, çatışma ve anlaşmazlıkların rejimin kökleşmesine ve İran’ın etki alanını genişletmesine hizmet ettiği söylenebilir.”

ABD ve Batılı müttefiklerinin, saldırılarını sürekli düşman olarak empoze edilen İran yerine, İsrail için daha yakın tehdit teşkil eden Irak ve Suriye’ye yöneltmiş olmasının, ABD’nin siyasi hedeflerini ve bölgeye yönelik temel stratejisini ortaya koyduğunu da dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, “Bu strateji şudur: İsrail’in çevresinde hiçbir askeri veya ekonomik gücün oluşmasına fırsat vermemek, diğer yandan potansiyel olarak İsrail için en büyük tehdit kaynağı olan İslam dünyasını, askeri açıdan güçlü bir İran vasıtasıyla ikiye bölmek ve İslam dünyasının Batı saldırganlığı karşısında güçlü bir mukavemet ve siyasi birlik oluşturmasına engel olmaktır.” diye analizde bulundu.

“BU GERİLİM ORTAMI HER İKİ ÜLKENİN ÇIKARLARINA UYGUN İSE DOĞAL OLARAK BİR ZIMNİ ANLAŞMA HALİNİN MEVCUT OLDUĞU KABUL EDİLEBİLİR.”

Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, 7 Ekim 2023 sonrası Gazze’ye yönelik İsrail saldırıları karşısında İran’ın İsrail’e karşı izlemiş olduğu siyaset ve kendisine bağlı Hizbullah gibi örgütler vasıtasıyla yürütmekte olduğu eylemlerin, etkili bir sonuç vermekten ziyade İsrail’in ve ABD’nin saldırganlıkları için bazı gerekçeler üretmekten öteye gidemediğine de vurgu yaptı. 

“Zaten gerek ABD gerekse İran tarafından çatışmanın Ortadoğu geneline yayılmasını istemedikleri yönündeki açıklamalar, iki ülke arasında zımni bir anlaşma olduğunu göstermektedir." diyen Ağca, "Bunun için iki ülkenin birbiri ile gizli bir anlaşma yapmasına gerek yoktur. Bu gerilim ortamı her iki ülkenin çıkarlarına uygun ise doğal olarak bir zımni anlaşma halinin mevcut olduğu kabul edilebilir.” dedi.

İKİ ÜLKE ARASINDAKİ ÇATIŞMA ORTAMI NE SAĞLIYOR?

İki ülke arasındaki çatışma ortamının, ABD’nin İsrail’in güvenliğini sağlamak maksadıyla Ortadoğu’da sürdürmekte olduğu saldırgan politikaları için gerekçeler oluşturduğunu ve bir ölçüde uluslararası meşruiyet sağladığının söylenebileceğini kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, “Diğer yandan, bu çatışma ve gerilim ortamı, İran’ın mezhepçi politikalarını etkili bir şekilde sürdürmesine fırsat veriyor. Böylece İran, kendisine bağlı grup ve örgütler vasıtasıyla, ileriden savunma doktrini çerçevesinde, sınırları ötesinde Irak, Suriye, Yemen gibi dış ülkelerde oluşturduğu mevziler ve direnme noktaları ile ülke savunmasını pekiştirmeye çalışıyor.  Eğer, İran özellikle Suriye’de, bu yayılmacı ve mezhepçi politikalar yerine, demokrasi ve insan haklarının korunması için yoğun çabalar gösteren Türkiye ile iş birliği yapsaydı, ABD ve diğer Batılı emperyalist güçlerin planladığı senaryolar doğrultusunda bölge terör ve iç savaşlarla parçalanmaz ve yıkıma uğramazdı. İran asla böyle bir iş birliğine yanaşmamak suretiyle, ABD’nin bölgeye müdahalesi için zemin hazırlamıştır.” değerlendirmesinde bulundu.

Bu arada İran’ın mezhepçi ve yayılmacı politikasının, ABD tarafından, kendi hedeflerini gerçekleştirmek ve bölgenin parçalanmış ve ihtilaflı yapısını sürdürmek için elverişli bir gerekçe olarak kullanıldığını da dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Fehmi Ağca, “ABD, böylece İran karşıtı ülkeleri kendi safına çekmek için daha kolay ikna edebilmekte ya da zorlamaktadır. Bu nedenle, ABD’nin İran rejimini yıkmak gibi bir amacının olmadığı söylenebilir. 7 Ekim 2023 sonrası Gazze’ye yönelik İsrail saldırıları karşısında İran’ın İsrail’e karşı izlemiş olduğu siyaset ve kendisine bağlı Hizbullah gibi örgütler vasıtasıyla yürütmekte olduğu eylemler, etkili bir sonuç vermekten ziyade İsrail’in ve ABD’nin saldırganlıkları için gerekçeler üretmekten öteye gidememektedir. Zaten gerek ABD gerekse İran tarafından çatışmanın Ortadoğu geneline yayılmasını istemedikleri yönündeki açıklamalar, iki ülke arasında zımni bir anlaşma olduğunu göstermektedir. Bunun için iki ilkenin birbiri ile gizli bir anlaşma yapmasına gerek yoktur. Bu gerilim ortamı her iki ülkenin çıkarlarına uygundur.” ifadelerini kullandı.

Adana türbanlı escort Çukurova türbanlı escort Seyhan türbanlı escort Ankara türbanlı escort Mamak türbanlı escort Etimesgut türbanlı escort Polatlı türbanlı escort Pursaklar türbanlı escort Haymana türbanlı escort Çankaya türbanlı escort Keçiören türbanlı escort Sincan türbanlı escort Antalya türbanlı escort Kumluca türbanlı escort Konyaaltı türbanlı escort Manavgat türbanlı escort Muratpaşa türbanlı escort Kaş türbanlı escort Alanya türbanlı escort Kemer türbanlı escort Bursa türbanlı escort Eskişehir türbanlı escort Gaziantep türbanlı escort Şahinbey türbanlı escort Nizip türbanlı escort Şehitkamil türbanlı escort İstanbul türbanlı escort Merter türbanlı escort Nişantaşı türbanlı escort Şerifali türbanlı escort Maltepe türbanlı escort Sancaktepe türbanlı escort Eyüpsultan türbanlı escort Şişli türbanlı escort Kayaşehir türbanlı escort Büyükçekmece türbanlı escort Beşiktaş türbanlı escort Mecidiyeköy türbanlı escort Zeytinburnu türbanlı escort Sarıyer türbanlı escort Bayrampaşa türbanlı escort Fulya türbanlı escort Beyoğlu türbanlı escort Başakşehir türbanlı escort Tuzla türbanlı escort Beylikdüzü türbanlı escort Pendik türbanlı escort Bağcılar türbanlı escort Ümraniye türbanlı escort Üsküdar türbanlı escort Esenyurt türbanlı escort Küçükçekmece türbanlı escort Esenler türbanlı escort Güngören türbanlı escort Kurtköy türbanlı escort Bahçelievler türbanlı escort Sultanbeyli türbanlı escort Ataşehir türbanlı escort Kağıthane türbanlı escort Fatih türbanlı escort Çekmeköy türbanlı escort Çatalca türbanlı escort Bakırköy türbanlı escort Kadıköy türbanlı escort Avcılar türbanlı escort Beykoz türbanlı escort Kartal türbanlı escort İzmir türbanlı escort Balçova türbanlı escort Konak türbanlı escort Bayraklı türbanlı escort Buca türbanlı escort Çiğli türbanlı escort Gaziemir türbanlı escort Bergama türbanlı escort Karşıyaka türbanlı escort Urla türbanlı escort Bornova türbanlı escort Çeşme türbanlı escort Kayseri türbanlı escort Kocaeli türbanlı escort Gebze türbanlı escort İzmit türbanlı escort Malatya türbanlı escort Manisa türbanlı escort Mersin türbanlı escort Yenişehir türbanlı escort Mezitli türbanlı escort Erdemli türbanlı escort Silifke türbanlı escort Akdeniz türbanlı escort Anamur türbanlı escort Muğla türbanlı escort Bodrum türbanlı escort Milas türbanlı escort Dalaman türbanlı escort Marmaris türbanlı escort Fethiye türbanlı escort Datça türbanlı escort Samsun türbanlı escort Atakum türbanlı escort İlkadım türbanlı escort Adıyaman türbanlı escort Afyonkarahisar türbanlı escort Ağrı türbanlı escort Aksaray türbanlı escort Amasya türbanlı escort Ardahan türbanlı escort Artvin türbanlı escort Aydın türbanlı escort Balıkesir türbanlı escort Bartın türbanlı escort Batman türbanlı escort Bayburt türbanlı escort Bilecik türbanlı escort Bingöl türbanlı escort Bitlis türbanlı escort Bolu türbanlı escort Burdur türbanlı escort Çanakkale türbanlı escort Çankırı türbanlı escort Çorum türbanlı escort Denizli türbanlı escort Diyarbakır türbanlı escort Düzce türbanlı escort Edirne türbanlı escort Elazığ türbanlı escort Erzincan türbanlı escort Erzurum türbanlı escort Giresun türbanlı escort Gümüşhane türbanlı escort Hakkari türbanlı escort Hatay türbanlı escort Iğdır türbanlı escort Isparta türbanlı escort Kahramanmaraş türbanlı escort Karabük türbanlı escort Karaman türbanlı escort Kars türbanlı escort Kastamonu türbanlı escort Kırıkkale türbanlı escort Kırklareli türbanlı escort Kırşehir türbanlı escort Kilis türbanlı escort Konya türbanlı escort Kütahya türbanlı escort Mardin türbanlı escort Muş türbanlı escort Nevşehir türbanlı escort Niğde türbanlı escort Ordu türbanlı escort Osmaniye türbanlı escort Rize türbanlı escort Sakarya türbanlı escort Siirt türbanlı escort Sinop türbanlı escort Sivas türbanlı escort Şanlıurfa türbanlı escort Şırnak türbanlı escort Tekirdağ türbanlı escort Tokat türbanlı escort Trabzon türbanlı escort Tunceli türbanlı escort Uşak türbanlı escort Van türbanlı escort Yalova türbanlı escort Yozgat türbanlı escort Zonguldak türbanlı escort
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seckinhabertv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.