Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'O silahlar gömülecek ya da Türkiye'ye silah doğrultanlar gömülecek!'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin 11 Nisan Spor Salonu'nda düzenlenen Şanlıurfa 8. Olağan İl Kongresi'nde konuştu. Bugün görevi devreden teşkilat mensuplarına ülke ve AK Parti adına teşekkür eden Erdoğan, yeni sorumluluk üstlenenlere de başarılar diledi. "Bugüne kadar hep kardeşliği savunduk yine savunacağız" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Köken üzerinden milletin ayrıştırılmasını reddediyoruz. İnançlar üzerinden insanların bölünmesini reddediyoruz. Hayat tarzı üzerinden vatandaşlarımızın ötekileştirilmesini reddediyoruz. Bizim yolumuz kardeşlik ve muhabbet yoludur." dedi. Terörü bitirmek için siyasi partiler arasında mutabakat oluştuğunu belirten Erdoğan, "Bu havayı çok kıymetli buluyoruz." dedi. Bölücü örgütün kendini tasfiye etmek dışında bir seçeneği kalmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terörle siyaset aynı kapta bulunmaz. Tarihi yol ayrımında tercihler daralmıştır. Ya o silahlar gömülecek ya da Türkiye'ye silah doğrultanlar gömülecek. Üçüncü bir yol yoktur." ifadesini kullandı. "Milletimizle Kader Birliği Yaptık" "Kardeşliğin şehri Şanlıurfa'da bugün dalga dalga büyüyen bir umut gördüm. Peygamberler şehri Urfa'nın himmet ışığından istifade etmeye çalıştık. Bizim Şanlıurfa ve Urfalı kardeşlerimle aramızda farklı bir bağ var. Çeyrek asırdır bu bağ asla kopmadı, sarsılmadı. Bundan sonra da izin vermeyeceğiz. Bizde muhalefetin yaptığı gibi millete darılma, kırılma olmaz. Tam 22 yıldır Türkiye'nin kaptan köşkündeyiz. Bu süreçte sayısız iftiraya, hakarete muhatap olduk. Okuduğumuz bir şiir nedeniyle hapse atıldığımız dönemler oldu. İçinizden biri olarak benim Urfalı vatandaşım hangi zorluklarla, engellerle karşılaştıysa aynısını yaşadık. Kız evlatlarını başörtüsünden dolayı yurt dışında okutmak zorunda kalan kardeşinizin. Pek çok hukuk cinayetine maruz kalmış bir vatan evladıyım. Ayrımcılığı iliklerimize kadar teneffüs etmemize rağmen, bulunduğumuz konumda kimsenin inancına etnik kimliğine bakmadık. Biz kimseyi ötekileştirmedik. Türkiye'ye sığınmış Suriye muhacirleri zorla göndermekle tehdit ettiler. Kim, CHP. "Biz sizi tekrar Suriye'ye göndereceğiz" dedi. Suriyeli mazlumların yanında durduk. Sırf üç beş oy daha fazla alabilmek uğruna kimlerin kimlerle gizli anlaşmalar yaptığını umarım unutmadınız. Hitler özentisi siyaset yapanlara önce millet sandıkta dersini verdi, sonra da kendi partileri bir daha geri gelmemek üzere defetti. 13 seçimde yenildiklerini kabul edip çekilmeyi bilmiyorlar. Sosyal medyadan siyasi iklimi zehirlemeye devam ediyorlar. Ne düşündüklerini artık kimsenin umursamadığını bir türlü anlayamıyorlar.  "Her Zaman Kardeşliği Savunduk" Biz bugüne kadar hep kardeşliği savunduk yine savunacağız. Köken üzerinden milletin ayrıştırılmasını reddediyoruz. İnançlar üzerinden insanların bölünmesini reddediyoruz. Hayat tarzı üzerinden vatandaşlarımızın ötekileştirilmesini reddediyoruz. Bizim yolumuz kardeşlik ve muhabbet yoludur.  Sırf Türkiye'ye zarar veriyor diye terör örgütlerini besleyenler Şanlıurfa'nın Şanının nereden geldiğini hesaba katmıyorlar. "Terör Örgütünün Kendini Tasfiye Etmek Dışında Seçeneği Yoktur" Terör örgütleri eliyle bölgemizi sömürenlerin devri sona ermiştir. Terörü bir silah, arça, maşa olarak kullanma devri birmiştir. Terör örgütü bu topraklara kandan, acıdan, gözyaşından başka bir şey getirmedi. Terörle varılabilecek hiç biryer yoktur. Bölücü örgütün kendini tasfiye etmek dışında bir seçeneği kalmamıştır. Terörle siyaset aynı kapta bir arada bulunmaz. Tarihi yol ayrımında tercihler daralmıştır. Ya o silahlar gömülecek ya da Türkiye'ye silah doğrultanlar gömülecek. Üçüncü bir yol yoktur. "Siyaset Sahnesindeki Havayı Çok Olumlu Buluyoruz" Siyasi partiler arasında çok büyük bir mutabakat oluştu. Terörün bitmesine kardeşliğin pekişmesine yönelik bir umut oluştu. Siyaset sahnesinde oluşan havayı çok kıymetli buluyoruz. Terörden nemalananlar bundan elbette rahatsız oluyorlar. Bölücü örgütle Kürt kardeşlerimizi aynı paranteze alıp ahkam kesen yabancı mihraklara şunu hatırlatmak isterim, sizin bildiğiniz kadar bizim unuttuğumuz var. Kaynak : PHA