Meşher’den Yeni Sergi: Hikâye İstanbul’da Geçiyor
Meşher’den Yeni Sergi: Hikâye İstanbul’da Geçiyor
SEÇKİNHABERTV- Meşher, yeni sergisi Hikâye İstanbul’da Geçiyor ile ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. 23 Ocak’ta kapılarını açan sergi, batı edebiyatının kurmaca yapıtlarındaki İstanbul temsillerine odaklanarak şehrin edebiyata ve sanatın diğer alanlarına verdiği ilhamı ele alıyor.
SEÇKİNHABERTV- Meşher, yeni sergisi Hikâye İstanbul’da Geçiyor ile ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. 23 Ocak’ta kapılarını açan sergi, batı edebiyatının kurmaca yapıtlarındaki İstanbul temsillerine odaklanarak şehrin edebiyata ve sanatın diğer alanlarına verdiği ilhamı ele alıyor.
SEÇKİNHABERTV- Meşher, yeni sergisi Hikâye İstanbul’da Geçiyor ile ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. 23 Ocak’ta kapılarını açan sergi, batı edebiyatının kurmaca yapıtlarındaki İstanbul temsillerine odaklanarak şehrin edebiyata ve sanatın diğer alanlarına verdiği ilhamı ele alıyor.
İstanbul’un önde gelen disiplinlerarası sergi mekânı Meşher, Hikâye İstanbul’da Geçiyor isimli yeni sergisini ziyaretçileriyle buluşturuyor. 16. yüzyıldan günümüze farklı zamanlarda ve çeşitli edebî türlerde üretilmiş İstanbul temsillerini odağına alan sergi, fantastik öykülerden grafik romanlara, bilimkurgudan casusluk hikâyelerine Batı edebiyatının kurmaca yapıtlarındaki İstanbul tahayyüllerini inceliyor. Ömer Koç Koleksiyonu’ndan yaklaşık 300 kitabın merkezde olduğu seçkide yazarlara ait elyazmaları, nadir ilk baskılar ile imzalı ve ithaflı kitaplara farklı kaynaklardan gravür, resim, nota kitapçığı, film, afiş gibi çeşitli yapıtların yanı sıra yayımlanan Türkçe çeviriler ve gazete kupürleri eşlik ediyor. 23 Ocak’ta kapılarını açan serginin küratörlüğünü Ebru Esra Satıcı ve Şeyda Çetin üstleniyor.
Ziyaretçiler, farklı İstanbul temsillerini bir araya getiren sergide bir yandan şehrin arka plan olarak kullanılışını gözlemlerken diğer yandan insanları, tarihî olayları ve kültürüyle önce edebiyata, ardından diğer yaratıcı alanlara nasıl ilham verdiğine tanık oluyor. Edebî türler arasındaki geçişkenliklere, temsillerdeki benzerlik ve karşıtlıklara, devamlılık ve kırılmalara dikkat çeken sergi, kurduğu çok yönlü anlatıyla geçmiş ve bugün, kurmaca ve gerçek, Doğu ve Batı gibi varsayılan ikilikleri yeniden değerlendirmeye çağırıyor.
Edebiyatın öncülüğünde bir keşif
Sergi tasarım ve uygulamasını üstlenen Meşher Direktörü Nilüfer H. Konuk, sergide öne çıkan yazar ve eserleriyle ilgili, “Sergi, Voltaire’in Candide’inden Lord Byron’ın Don Juan’ına, Virginia Woolf’un Orlando’sundan Pierre Loti’nin Aziyadé’sine ve Ian Fleming’in James Bond’una, Batı edebiyatının yolu İstanbul’dan geçen karakterlerinin izinde bir yolculuğa davet ediyor. Victor Hugo, William Butler Yeats, Jules Verne gibi ünlü şair ve yazarların İstanbul tasvirlerini hatırlatırken yeni yapıtların keşfedilmesi için de bir kapı aralıyor,” diyor.
Küratör Ebru Esra Satıcı serginin hazırlık sürecini şöyle anlatıyor: “Ömer Koç Koleksiyonu’nda bulunan nadide kitapları merkeze aldığımız sergide, kurmaca Batı edebiyatındaki İstanbul temsillerine odaklandık. Başlangıç noktası, yani ‘tohum’, kitaplar oldu. Sahneye veya beyazperdeye uyarlanmış, görsel malzemelerine ulaştığımız kitaplar galeride açık şekilde dallanıp budaklanabildi. Eserlerin varsa Türkçe çeviri ve uyarlamalarının Türkiye’de nasıl yankı bulduğunu gösteren gazete kupürlerini sergiye dahil ettik. Hikâye İstanbul’da Geçiyor, bu şekilde, kitaplardan köklenip sinema ve sahne uyarlamalarıyla, bunların Türkiye’de yarattığı tepkilerle harmanlanarak serpildi.”
Küratör Şeyda Çetin ise “Hikâye İstanbul’da Geçiyor, edebî eserleri bir arada gösterirken şehrin bu seçkiyle sınırlı olmayan yaratıcı alanlardaki izlerini bulmaya bir davet. Dünya klasikleri arasında yer bulmuş eserlerin yanı sıra popüler kültüre uzanan bir temsil çeşitliliği içinde, şehre dair tahayyülleri düşünme çalışması. Özellikle tarihî romanlarda daha görünür olan Doğu-Batı ayrımı, oryantalizm, Türk algısı gibi değerlendirmeler bu serginin doğrudan konusu olmamakla birlikte, sunulan malzemeler bu okumalara açık ve pek çok açıdan temsil analizi yapmak mümkün,” diyerek ziyaretçileri bekleyen farklı bakış açılarına da dikkat çekiyor.
Sergiye özel film gösterimleri
Hikâye İstanbul’da Geçiyor sergisine özel olarak Meşher’de film gösterimlerinin yapılacağı bir etkinlik alanı hazırlandı. Sergideki kitaplardan uyarlanmış filmlerden bir seçkinin gösterimlerinin yapılacağı bu katta yer alan okuma bölümlerinde de sergide orijinalleri görülen kitapların Türkçe çevirilerini incelemek mümkün olacak.
Sergi kataloğu eşzamanlı yayımlandı
Sergiyle birlikte Türkçe ve İngilizce olarak yayımlanan katalog, sergiyi farklı okuma ve yorumlama biçimlerini yansıtan yazılar içeriyor. Zeynep Çelik’in sunuşuyla başlayan sergi kataloğunda, Şeyda Çetin’in “Kitaplardaki Gibi!” ve Ebru Esra Satıcı’nın “İstanbul’un Çizgileri” başlıklı küratöryel yazılarıyla birlikte Kaya Genç’in “İstanbul’u Yakalamak: Akışkan Bir Kentin Batı Edebiyatındaki Tasvirleri” ve Melis Behlil’in “Edebiyattan Sinemaya Fantastik Bir İstanbul Temsili: Baron Münchhausen” başlıklı yazıları yer alıyor. Katalogda ayrıca yakın zamanda kaybettiğimiz merhum Selim İleri’nin, seçkideki kitaplardan kişisel tarihinde yer etmiş olanlara değindiği “Ölümsüz İstanbul” başlıklı yazısı bunuluyor. Katalog metinleri ise Şeyda Çetin, Ebru Esra Satıcı ve Sven Becker’a ait.
13 Temmuz 2025 tarihine kadar görülebilecek Hikâye İstanbul’da Geçiyor sergisine, Meşher ekibinin hazırladığı yetişkin ve çocuk atölyeleri gibi bir dizi program eşlik edecek. Güncel etkinlik takvimine Meşher’in internet sitesi ve sosyal medya kanallarından ulaşılabilir.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.