Chp'li Vekil Zeybek: Bu Millete Yalan Söylemeye Kimsenin Hakkı Yok

Cumhuriyet Halk Partisi Antalya Milletvekili Rafet Zeybek, “Basına Saldırı İftirası ve Fahrettin Altun Cevabına” ilişkin bir basın açıklaması yaptı. Cumhuriyet Halk Partisi Antalya Milletvekili Rafet Zeybek, “Bu millete yalan söylemeye kimsenin hakkı yok. Ülke TV 1 saat sonra gelen uçak görüntüleriyle uçak varmış gibi birleştirip yayınladı” dedi. DAHA ÇOK YANGIN SÖNDÜRME UÇAĞI TALEBİNDE BULUNDUK CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek açıklamasında: “28 Temmuz 2021 tarihinde çıkan Manavgat yangınının ilk gününden itibaren zarar gören bölgelerimizde tüm milletvekili arkadaşlarımızla birlikte incelemelerde bulunduk. Bu süreçte Manavgat ve yangının olduğu Akseki, Alanya ve Gündoğmuş’ta da incelemelerde bulundum. Yangının ikinci günü 29 Temmuz 2021 tarihinde yangın söndürme uçaklarının yetersizliği ve bölgenin “afet bölgesi” olması çağrılarını hem basın mensupları hem de sosyal medya hesaplarımızdan yaptığımız çağrılarla duyurduk. Yangın sezonu öncesi Tarım ve Orman Bakanlığı’nın sadece üç yangın söndürme uçağı ile Türkiye’deki tüm ormanları koruyacağı yanılgısını ne yazık ki Manavgat başta olmak üzere ülkemizdeki diğer yangınlarla birlikte acı bir şekilde öğrendik. Süreç içinde yeni kiralamalar, yabancı ülkelerin yangın söndürme uçağı yardımları ile uçak sayısında artış olduğu hepimizin bilgisi dahilindedir. Ancak yangın söndürme uçaklarının seçim bölgem Antalya’daki yangınlarda yeteri kadar aktif ve çok kullanılmadığını hem yöre halkı hem de bizler gözlemledik. Gündoğmuş’ta, Manavgat’ta yöre halkından aldığımız bilgilerle yangının önlenmesi için gerekli olan yangın söndürme uçaklarının gelmesi talebini yine videolar aracılığıyla sosyal medya hesaplarımızdan belirttik. Kimi zaman bir uçak kimi zamansa tek uçağın bile gelmediği bölgelerde yalvarma noktasında daha çok yangın söndürme uçağı talebinde bulunduk.     GERÇEK DIŞI HABERLERDEN MUHALEFET MİLLETVEKİLLERİ OLARAK BİZLERDE NASİBİMİZİ ALDIK Türkiye yangınlarla boğuşurken, Millet İttifakı Belediyeleri, tüm güçleri ile yangınla mücadele ederken, AKP iktidarı ve yandaş medyasının saldırısına uğradı, bu saldırılar ve gerçek dışı haberlerden muhalefet milletvekilleri olarak bizlerde nasibimizi aldık. Yangında siyaset yapmayın eleştirisi getiren iktidar ve yandaş basını ise ihmal ve hatalarını söyleyen muhalefete yüklendi, sosyal medyadan destek çağrısında bulunan vatandaşları suçlamaya devam etti. 3 Ağustos 2021 Salı günü öğleden sonra saat 14.05’te ulaştığımız Manavgat Kızıldağ mevkiinde devam eden yangın hakkında yöre halkından ve yangın söndürme ekiplerinden bilgi aldık, aldığımız bilgi Kızıldağ’a aynı gün sabah saatlerinde bir yangın söndürme uçağı ile müdahale edildiği ve yangının şiddetinin önlenmesi için daha fazla uçakla müdahale edilmesi talebiydi. Bu talebi aktardığımız bir videoyu medya ve sosyal medya da paylaştık. 4 Ağustos 2021 tarihinde saat 14.00’da yine yangının devam ettiği Manavgat Kızıldağ bölgesinde incelemelerde bulunduk, aldığımız bilgi bir gün önce sabah gelen yangın söndürme uçağı dışında başka bir yangın söndürme uçağının gelmediğiydi. Durumu aktaran iki video çekerek acil uçak talebini sosyal medya ve medya ile paylaştık. Aynı gün saat 14.19’da DHA ekibi ile de yaptığım röportajda acil yangın söndürme uçaklarının gelmesi gerektiğini belirttim. Öğleden sonra saat 14.55 civarı yangın bölgesinde bir yangın söndürme uçağı göründü, gelen uçak manevra yaparak 15.05’de su bıraktı, geçte olsa gelmesi bizleri ormanlarımızın kurtulacağı umuduyla sevindirdi. BU YANLIŞ HABERCİLİK ANLAYIŞINI NE YAZIK Kİ KINIYORUM Tüm süreçte aynı gün DHA röportajından birkaç dakika sonra yangını takip ettiğimiz alanda iki vatandaş “uçak yok, devlet yok diyorsunuz, bakın var diyerek” bana sözlü tepki gösterdiler. İki vatandaşımızla konuşmaya başladığımız anda ÜLKE TV muhabiri ve kameranı anında ortaya çıkıp çekim yapmaya başladılar. Sosyal medya hesaplarından gün gün paylaştığım videolarımda ve basın açıklamalarımda da görüleceği üzerine “devlet yok” ifadesini kullanmamışımdır, çünkü 27 yıl Cumhuriyet Savcılığı yapmış bir hukukçu olarak AKP’nin devlet olmadığı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin AKP’den büyük olduğunu iyi bilmekteyim. Daha fazla yangın söndürme uçağı ile müdahale edilmesi gerektiğini tüm videolarımda yalvarma boyutunda sürekli belirttim, zira sadece Gündoğmuş’ta yaptığımız bir çağrıda eğer acil olarak uçaklar gelmezse yangının tepeyi aşacağını belirttiğimiz video çağrımızdan iki saat sonra, yangın tepeyi aşmıştı, bölgede olanlar durumu gözleri ile gördü ve ilgili sosyal medya paylaşımımızda durumu aktardık. Tepki gösteren iki vatandaşa yangın söndürme uçaklarının olmaması ve yetersiz olmasını söylememize rağmen provoke edip ortamdan ayrıldılar, bu tepki ve ÜLKE TV çekimi esnasında hala bölgeye uçak gelmemişti. Ayrıldıkları anda şahıslardan biri bölgede bulunan danışmanıma hakaret etti. Bahse konu olan yayın politikalarını hepimizin bildiği medya kuruluşu ÜLKE TV görüntülerden derlediği durumu haberleştirdi 4 Ağustos 2021’de ve devam eden günde yayınladı. Haberin içeriğinde tepki gösteren iki kişi için “köylülerden vekile tepki” gibi ifadeler yer aldığı gibi, yetersiz yangın söndürme uçağı talebimize yanıt olarak ne zaman çekildiği bilinmeyen tek bir yangın söndürme uçağı gösterildi. Bu yanlış habercilik anlayışını ne yazık ki kınıyorum, tarafsız ve bağımsız habercilik anlayışının engellenip, iktidarın dikensiz gül bahçesi yaratma projesi olan medyaya baskı ve sansür ortamının ürünü bir habercilik anlayışı malum kanal tarafından devam ettirildi. Haberin içeriğinde bahse konu yangın söndürme uçaklarının olmayışı ve zamanında da gelmemesine değinilmediği ve yöre halkı, köylüler tepki gösterdi denilen iki kişinin Avrupa plakalı yabancı bir araçla bölgeden uzaklaştığını habere cevaben sosyal medya hesaplarımızdan aynı gün yayınlayarak cevabımızı verdik. BASINA SÖZLÜ SİTEMİMİ BELİRTMEK EN DOĞAL HAKKIMDIR 5 Ağustos 2021 tarihinde yine Manavgat’ta yangın bölgesinde incelemeler yaparken ÜLKE TV yayın ekibi ile karşılaştık, yaptıkları yalan ve mesnetsiz haber için sitemleri belirtmek için yanlarına gittim, bu sırada çekim yapması için bölgede benimle birlikte hareket eden danışmanımı görevlendirdim. Bir milletvekili, bir hukukçu olduğum kadar bir vatandaş olarak yanlı haber yapan basına sözlü sitemimi belirtmek en doğal hakkımdır. Bu sırada malum medya ekibi çekim yapmamaktaydı. Sitemimi hem araçtaki kişiye hem sonradan yanımıza gelen muhabire anlattım, onlarında bizlere cevapları oldu ve günlerdir gelmeyen uçaklarla ilgili sitemimizi sanki o gün için diyormuşuz algısı yaratmaya çalıştılar, bir gün önce (4 Ağustos 2021) benimde konu olduğum haberlerindeki çekim esnasında yangın söndürme uçağı olmadığını, bunu bilmelerine rağmen maksatlı haber yaptıklarını ve haberlerinde ifade ettikleri “yöre halkı ve köylüler” üzerinden bir diyalog daha yaşandı. UTANMAZCA KADINA SALDIRI OLARAK NİTELEMEYE KALKIŞTILAR Biz sözlerimizi söyledik, yayınımızı kaydedip kapatıp aracımıza yöneldik. Bizim kaydımızdan sonra kendi telefonları ile malum medya ekibi de kayıt yaptı. Biz aracımıza yönelirken diyalog devam etti, haberde geçen ve provokasyon yapan kişiler üzerinden geçen diyalog üzerine yanımda bulunan danışmanımın yürüyerek muhabire soru sormasını, kendi videolarını çeken kişiden anlayacağınız gibi başka bir provokasyonla, basına müdahale ve daha da utanmazca kadına saldırı olarak nitelemeye kalkıştılar. Bu duruma dair görüntülerin öncesine ait çektiğimiz videoyu ne sosyal medya hesaplarımızdan ne de basınla paylaşmamıştık, çünkü malum haber kanalının bu olayı da çarpıtarak yayınlayacağı kendi görüntülerini servis etmelerini bekledik. Yalanlarının suçüstü olması için bir yalan haber daha servis edeceklerini yıllardır uyguladıkları itibar cellatlığı taktikleri ile yaptıkları haberlerden biliyorduk. HAKSIZLIĞA KARŞI SUSAN DİLSİZ ŞEYTANDIR 5 Ağustos 2021 akşam saatlerinde bahse konu olan haberi malum medya ÜLKE TV ve aynı yayın grubu kuruluşları servis etti. Bu haberin servis edilmesi ile olayın başlangıcı olan kendi videomuzu sosyal medya hesabımızda yayınlayacağımız esnada kamuoyunun yakından bildiği Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun kendi sosyal medya hesabından ÜLKE TV haberinin videosunu, basına ve kadına saldırı olarak yayınladı. Bizler sadece gerçek haber vermelerini istediğimiz bir haber kanalına cevap yayınlayacakken, Altun’a da cevap verme gereği gördük çünkü “haksızlığa karşı susan dilsiz şeytandır” şiarını sözde değil özde benimsedik, bizim bu ülkeye ve milletine sözümüz budur. SÖNDÜRME UÇAKLARININ GELMEMESİNİ KANITLARIMIZLA SUNDUK   Fahrettin Altun ve malum medya ÜLKE TV haberine dair gerçekleri içeren, olayı gün gün gösteren 18 twitter paylaşımında bulunduk, bu paylaşımlarda kendi videolarımıza da yer verdik. Bahse konu olaya dair cevaplarımızı Bölüm 1 adı ile başlayan bir dizi twitter iletisi ile resmi twitter hesabımızda bulabilirsiniz, alıntılar ve videolar nedeniyle anlam bütünlüğünün kaybolmaması için bu metinde hepsine yer veremedik.  Malum medya ÜLKE TV ve külliye bürokratı Fahrettin Altun’un iddia ettiği basına ve kadına şiddetin olmadığını, yangınlardaki söndürme uçaklarının gelmemesini kanıtlarımızla sunduk. SALDIRANLAR BELLİ AZMETTİRİCİSİ KİM? Bay Altun, devr-i iktidarınızda basına her türlü baskı, basın mensuplarına her türlü şiddet yaşanmaktadır, ilgili sosyal medya paylaşımını yaptığımız saatlerde HALK TV canlı yayını basılıp, medya mensuplarına saldırıldı. Saldıranlar belli azmettiricisi kim? SİZ BİZİ KENDİNİZLE KARIŞTIRMAYIN Yine Bay Altun sizin devr-i iktidarınızda kadına her türlü şiddet ve kadın cinayetleri arttı, üzülerek görüyoruz ki aynı gün bir genç kızımız, yine bir kadın cinayetinden şüpheli olan ama serbest bırakılan bir şahsın yanında ölü bulundu. Siz bizi kendinizle karıştırmayın, sizin temsil ettiğiniz zihniyet ormanlarımız yanarken çay dağıtmayı, saraya uçak alırken yangın söndürme uçağı almayı es geçmeyi, Taliban zihniyeti ile yakın olmayı, kadınlar öldürülürken İstanbul Sözleşmesini feshetmeyi bilir. Son olarak değerli basın mensupları saldırıya uğrayan gazeteciler haksız yere dava açılan gazetecilere dair verdiğim soru önergeleri TBMM sitesinde yer alıyor, halkın haber alma özgürlüğü ve basın özgürlüğünü bir hukukçu bir milletvekili bir vatandaş olarak bende herkesten çok istiyor ve önemsiyorum. Bu devran değiştiğinde yandaş basında gerçek habercilik yapma imkânına kavuşacak, patron, editör, iktidar baskısından kurtulacaktır. BUNLARA CEVAP VEREREK ZAMAN HARCAMAK ÜZÜCÜ OLDU Manavgat başta olmak üzere tüm Türkiye’de ormanlarımız yanarken, insanlarımızı, ağaçlarımızı, canlarımızı kaybettiğimiz acı günlerde, AKP zihniyetinin manipülasyon içeren haberleri ve saldırıları ile uğraşmak ve bunlara cevap vererek zaman harcamak üzücü oldu.  Ülkemizdeki yangınlara müdahale eden tüm yangın söndürme ekiplerine, gönüllülerimize bir kez daha şükranlarımı sunuyorum” dedi.