3D Sanatçı ve Eğitimcisi Hsin - Chien Huang, Sanal Gerçekliği Bu Hafta ‘NVIDIA Stüdyo’da’ Dünya Sahnesine Çıkarıyor

Başyapıtı ‘Samsara’ ise yaşamın, ölümün, maneviyatın ve uyanışın başarılı bir yolculuğu olarak dikkatleri üzerine çekiyor   3D sanatçı, sanal gerçeklik uzmanı, hikaye anlatıcısı ve eğitimci Hsin - Chien Huang, eşsiz yaratıcı yolculuğunu ve ödüllü sanat eseri Samsara'yı bu hafta NVIDIA Studio'da paylaşıyor.   Benzersiz Bir Yolculuk Huang, Tayvan Ulusal Normal Üniversitesi Tasarım Bölümü'nde seçkin bir profesör olarak görev yapıyor.   Huang'ın yaratıcı yolculuğu, sağ gözünde görme yetisini kaybettiği 4 yaşından itibaren bir dizi zorlu aşamayı içeriyor. Sri Lankalı bir kornea donörü sayesinde görme yetisi on yıldan uzun bir süre boyunca gittikçe zayıflamıştı ve donör sayesinde görme yeteneğini yeniden kazandı.    Bu benzersiz olay, sanatçının dünyayı gördüğü şekliyle başkalarıyla paylaşmasına ilham oldu. Sanatçı sanal gerçekliği birincil yaratıcı alanı olarak benimsedi.   Samsara'da kişinin bilinci farklı bireyler ve hayvanlar arasında seyahat edebiliyor.   Huang, renk, malzeme, ses ve müziğin sanat eserinin anlatılarını yönlendiren kritik hikaye unsurları olduğunu söylüyor.   “Eserlere ses ekleme konusunda müzisyenlerle tartışmak, hikayeleri gözden geçirmek adına bana her zaman yeni fikirler veriyor” diyor. “Öğeler birbirini etkileyebilir ve süreç, her bir öğenin birbirini aynı anda geliştirdiği ve teşvik ettiği, hikayeyi yavaşça şekillendirdiği yukarı doğru bir spiral gibidir.”   Güzel, Ama Nasıl? Sanal Gerçeklik'te çalışmak genellikle doğrusal olmayan bir deneyimdir. Huang, uygulanabilir ve paylaşılabilir olduklarından emin olmak için prototipleme ve yineleme fikirleri için önemli zaman harcıyor.   O ve ekibi birden fazla 3D animasyon ve etkileşim programlayarak geliştiriyor. Bu, eserlerinin umdukları duyguları uyandırarak tam konsepti aktarıp aktaramayacağını incelemelerine yardımcı oluyor.   Ekip, Autodesk Maya, Houdini, iClone ve Unity'deki çeşitli parametrik modelleme araçlarından yararlanıyor. 3D geometrik nesneleri kurmanın anahtarı, boyutlar veya eğrilikler gibi parametreler değiştirildikten sonra şekillerin değiştirilebilmesidir — ki bu da modeli sıfırdan yeniden şekillendirme ihtiyacını ortadan kaldırıyor.   Huang, bunun sanatçılara — özellikle kavramsal aşamada — çok zaman kazandırdığını ve ekibin iş akışı için kritik olduğunu söylüyor.   “Unity'yi entegrasyon ve etkileşim için, Xsens ve Vicon'u da hareket yakalama için kullanıyoruz” diyor. Unity'nin light baking ve Autodesk Maya'nın Arnold renderer'ının her ikisi de güçlü GPU'lar gerektiriyor ve GeForce RTX 3070 GPU'su bu görev çin biçilmiş kaftan olarak karşımıza çıkıyor.    Ekibin RealityCapture'daki fotogrametri yazılımı da NVIDIA CUDA hızlanmasından büyük ölçüde yararlanıyor.   Huang, "Taranan bu modellerin çözünürlükleri düşük olsa da, piksel sanatının estetiğine sahipler" diyor. Huang, bu modelleri Unity'de işleyerek onlara benzersiz bir dijital stil kazandırıyor. GeForce RTX GPU'su tarafından desteklenen NVIDIA DLSS teknolojisi, yüksek kalite detayını korurken düşük çözünürlükte sunulan çerçeveleri yükseltmek için AI kullanarak görünüm alanının etkileşimini artırıyor.   Doku oluşturma söz konusu olduğunda Huang, prototipleme için hızlı bir şekilde kaliteli, gerçekçi dokular oluşturabilen Adobe Substance 3D Painter'ı öneriyor. RTX hızlandırılmış ışık ve ortam tıkanıklığı sadece saniyeler içinde varlıklarını optimize ediyor   Huang ayrıca daha iyi fotoğraf kalitesi sunmak için derin öğrenmeyi kullanan Topaz Labs Gigapixel AI kullanıyor. Yine RTX GPU'su, yüksek kaliteli ayrıntıları korurken görüntülerin keskinleştirilmesi için AI'yı hızlandırıyor.   Huang, teknolojideki gelişmeler ve bunların yaratıcı olasılıklar üzerindeki etkileri için minnettar olduğunu söylüyor.   “Günümüzde, güçlü bir GeForce RTX GPU dijital sanatçılar için vazgeçilmez bir araçtır” diye ekliyor.   Huang'ın artan popülaritesi ve olağanüstü yeteneği ona Hollywood'un kapılarını açtı. 2018 'de Huang, Amerika'nın Got Talent (Yetenek Sizsiniz) adlı popüler televizyon programında bir Sanal Gerçeklik demosu sergiledi. Bu da jüriler ve izleyiciler üzerinde muazzam bir etki bıraktı.   Bu bir sahnede canlı olarak sunulan ilk gerçek zamanlı hareket yakalama ve sanal gerçeklik deneyimiydi. Huang, canlı bir şov olduğu ve hiçbir hataya yer olmadığı için performansı sırasında baskının yoğun olduğunu söylüyor.   "Sahnedeki korku ve heyecanı hala hissedebiliyorum" diye anımsıyor.