Yurdumuzun birçok yeri, kontrolsüzce talan edilmektedir. Ormanları, tarihi yerleri, cumhuriyet mirasları ve aklımıza gelmedik daha birçok konuda, bir fiil yok ediliyor. Buna dur demek, hayır demek, vicdanı olan herkesin hakkıdır. Siyanürlü madenler yüzünden; hem ağaçlarımız, hem de orada yaşayanlarımızın sağlığı yok ediliyor. Bu siyanürlü şirketler kendi ülkelerinde bırakın siyanürle çalışmayı, yeşile zarar vermeye bile cesaret edemezken, ülkemizde adeta katliam yapıyorlar. Her gün gittikçe çoğalan bu tür olayların, ülkemizi bir fiil doğa yoluyla yok edilmesini isteyen güçlerin, acaba buralarda da bir rolü var mı, diye düşünmekten insan kendini alamıyor. Tüm bunlara, DUR demek, her vatanseverin görevi olmalıdır. Çünkü vatanın varlıkları, ciğerleri yok ediliyor. Artık yurdumuzun herhangi bir yerinde insanlarımızın sağlığını tehdit eden, yeni bir gelişme olmasın, olmasın yeter! Orman yangınlarıyla yer açılıp; otel, villalar gibi yerler için tahsis edilmemeli; “kamu yararı” denilerek verilmemeli, “kamu malı” sayılarak korunmalıdır. Ormanlarımızın olmadığı yerde su kaynakları da tükenir. Bu da zincirleme tüm hayatımızı etkiler. Ormanları bir gece de yok edebilirsiniz, ama bir gece de var edemezsiniz. Binlerce ağaç diktik demek marifet değil, dikili olan on binlercesini yok olmaktan kurtarmaktır asıl marifet. Kuzey ormanlarının yağmalanmasına devam edilmesi halinde, bu bölgelerde yaşayanların sağlıklı yaşam gelecekleri de tehlike altına girer. Kuzey ormanları “Muhafaza Ormanlar” kapsamına alınmalıdır, yoksa geleceğimiz felaket olur. Unutmayalım ki; kirli çevre, temiz hayat sunmaz. Hasankeyf gibi tarihi kültürel yerlerin yok edilmesi, bir geçmişin sular altında kalması, geri dönüşü, telafisi imkânsız sonuçlar doğuracaktır. Bu ve buna benzer yerlerin yok edilmemesi gerekir.  Bu cumhuriyetin geçmiş emanetleri halkındır; kiralanamaz, satılamaz. Atatürk’ün emanetlerini, cumhuriyet tarihi kalıntılarını, değerlerini yok etmeye çalışmak, bu cumhuriyete yapılabilecek en büyük kötülüktür. Bugüne kadar devredilenlerden hiçbiri, verildiği gibi korunmamış, tam tersine yok edilmiştir. Cumhuriyetin izlerine, temellerine tanıklık eden burası da, geçmişimizin mirasıdır, yok edilmesine izin verilmemelidir. Tarihi yerlerimizin, ormanlarımızın talan edilmesine göz yummak; geçmişimizi yok etmek,  geleceğimizi de tehlikeye atmaktır. Vicdanlı insanların tüm bunlara söyleyebileceği tek bir söz var, o da HAYIR diyebilmektir. HAYIR! Cengiz Çetik (30.07.2019 tarihli yazım)