Mesut KARAKOYUNLU - Emekli Öğretmen
Köşe Yazarı
Mesut KARAKOYUNLU - Emekli Öğretmen
 

BİRLEŞEN KAZANIR AYRIŞAN KAYBEDER.

EGEMEN, ZALİMLİĞİ İLE AYRIŞMAYI TUZAKLARLAR. BU TUZAĞA DÜŞEN MAZLUMLAR BİRBİRİNİ BOĞAZLAR. BU ZULMÜN PANZEHİRİ; AYRIŞMAK DEĞİL, BİRLEŞEREK KAZANMAKTIR. ANTİK ÇAĞ'DA BU FİKRİ İNSANLARA ANLATABİLMEK İÇİN DOĞA ÜSTÜ GÜÇLER HAYAL EDİLMİŞ, ONLARIN EFSANELERİ İLE NORMAL İNSANLARA ULAŞILMIŞTIR. İŞTE.. AŞAĞIDAKİ ZEUS EFSANESİ BÖYLE BİR HİKAYE; BAŞTANRI ZEUS, İTTİFAKI BAŞARDI, KAZANDI SAVAŞI, YENİ BİR ÇAĞ AÇILDI... İnsanlığın sınır tanımaz hayali, insani duyguların yüklendiği tanrılar yarattı. Böylece insanüstü, doğaüstü güçlerle donatılmış tanrıların, yarı tanrıların, titanların, kahramamların yaşadığı mitolojik bir dünya ortaya çıktı. Bu mitolojik dünyada; kin, nefret, öfke ve acımasızlık duyguları düşmanlığı ve savaşları körüklüyor iken.. sevgi, şefkat, merhamet, acıma duyguları, huzur ve barış için gerekliydi. Zeus, Olympos dağının tepesine konuşlanmış uygarlığı temsil ediyor. Tacını ve tahtını kaybetmek korkusuyla yaşayan babası Kronos ise barbarlığı... Bu nedenle kendine biat eden devlerin ve titanların dışında herkesi; kardeşlerini, oğlu Zeus'u bile hain ve düşman görüyor, onları yok etmek için savaşlar çıkarıyordu. Ama.. tanrılarla devlerin savaşı bir türlü bitmek bilmiyor, mit dünyasında korkunç bir kaos yaşıyordu. Kaotik savaşlara son vererek, mitolojik dünyaya, yetkinin adil bir şekilde paylaşıldığı yeni bir düzen armağan etmenin zamanı gelmişti. Zeus, bu yeni düzen için ölümlü, ölümsüz tüm kesimleri içine alan geniş bir ittifakla amacına ulaşacağını düşündü. Bu ittifakta insanlar da vardı. Zeus biliyordu, tanrıları insan aklı yaratmıştı.Gücü aklından gelen insanlara da ihtiyacı vardı bu mücadelede, unutmadı onları... İnsanlarda dahil birlikte olmak istediği tüm kesimlere güven verecek ve onları ikna edecek konuşmalarla işe başladı. Şöyle seslendi ittifakına katacaklarına; "Ey kudretli kadınlalarım, oğullarım, kızlarım ve ölümlü kahramanlar ve de insanlar, dinleyin beni!.. Eğer yaklaşmakta olan barbarlaşmış titanların ve devlerin saldırısını engelleyemezsek, ne gökyüzünde ne de yeryüzünde adil bir yaşam kalacak. Onları yenmekten başka çaremiz yok. Şuan barbarlarla bitmek bilmez bir mücadele sürüyor yeryüzünde ve gökyüzünde... Haklı zaferler kazansak da yok edici darbeyi vuramıyoruz barbar akrabalarımıza... Bitireceksek bu savaşı, kurtuluş yok tek başına, dostlarımızı çoğaltmalıyız. Varlığınıza ve gücünüze saygı duyuyorum. Biliyorum bu kavga bizim kavgamız değil diyorsunuz. Kim kazanırsa kazansın bizim için farletmez diyorsunuz. Fakat yanılıyorsunuz. Eğer bu savaşı kaybedersek, babam Kronos, devler ve titanlar kazanırsa, sizleri utanılası mahkumlarmış gibi yeraltı dünyasının zindanlarına atacaklar. Oysa ittifak yapıp titanları ve devleri yenersek; onurlu, saygın ve özgür yaşayacaksınız. Size ihtiyacım var, gelin omuz omuza olalım, titanların ve devlerin zulüm çağına son verelim. Adil, özgür ve mutlu bir çağ başlatalım." Bu konuşmalar üzerine, gördüler başlarına gelecekleri.. kadınları, bazı kardeşleri, kızları, oğulları, ölümlü kahramanlar ve insanlar... Yüreklerinde duydular adalet duygusunu... İnandılar, güvendiler Zeus'a... Çıktılar, Kronos'un komutasındaki titanların ve devlerin karşısına... Kıyasıya bir savaş yaşandı mitler dünyasında... Ölümsüzler, tüm güçlerini koydular savaşa.. ölümlülüler de kahramanlıklarını... Yıktılar, kurdukları ittifakla, Kronos'un kimseyle paylaşmadığı saltanatını, aldılar tacını başından.. Gönderdiler, savaşta yenilen düşman titanları ve devleri yeraltı dünyasının zindanlarına... Toplandılar Olympos dağının tepesindeki karargahta... Dünyayı, barış içinde, huzurlu bir şekilde, kardeşcesine yönetmeye geldi sıra... Biliyordu Zeus, teklik düşmanlığı besler, düşmanlık savaşı... Zeus'un babası Kronos iktidarını hiç bir kimseyle paylaşmak istemediği için kendisine düşman bellediği çocuklarını, kardeşlerini yeraltı dünyasına sürgüne göndermişti. Bu nedenle çıkmıştı bitmek tükenmek bilmeyen savaşlar... Yine bu nedenle, tek elde toplamak istemiyordu Zeus tüm iktidar yetkilerini... İktidar gücünü bölüştürerek düşmanlıkları yok etmek istiyordu. Yeteneklerine göre paylaştırdı iktidar erkini; tanrı, tanrıça ve ölümlü kahramanlara... Baştanrı olarak tanrılar arasında çıkan anlaşmazlıkları önleme yetkisini kendi üzerine aldı, sağladı sürekli barışı... Böylece gelmiş geçmiş tanrıların en güçlüsü, en cesuru, en zekisi, en beceriklisi Zeus, hükmü sonsuza kadar sürecek yeni bir dönem sundu mit dünyasına... Mesut Karakoyunlu
Ekleme Tarihi: 06 Kasım 2024 - Çarşamba

BİRLEŞEN KAZANIR AYRIŞAN KAYBEDER.

EGEMEN, ZALİMLİĞİ İLE AYRIŞMAYI TUZAKLARLAR.
BU TUZAĞA DÜŞEN MAZLUMLAR BİRBİRİNİ BOĞAZLAR.
BU ZULMÜN PANZEHİRİ; AYRIŞMAK DEĞİL, BİRLEŞEREK KAZANMAKTIR.
ANTİK ÇAĞ'DA BU FİKRİ İNSANLARA ANLATABİLMEK İÇİN DOĞA ÜSTÜ GÜÇLER HAYAL EDİLMİŞ, ONLARIN EFSANELERİ İLE NORMAL İNSANLARA ULAŞILMIŞTIR.
İŞTE.. AŞAĞIDAKİ ZEUS EFSANESİ BÖYLE BİR HİKAYE;
BAŞTANRI ZEUS, İTTİFAKI BAŞARDI, KAZANDI SAVAŞI, YENİ BİR ÇAĞ AÇILDI...
İnsanlığın sınır tanımaz hayali, insani duyguların yüklendiği tanrılar yarattı.
Böylece insanüstü, doğaüstü güçlerle donatılmış tanrıların, yarı tanrıların, titanların, kahramamların yaşadığı mitolojik bir dünya ortaya çıktı.
Bu mitolojik dünyada; kin, nefret, öfke ve acımasızlık duyguları düşmanlığı ve savaşları körüklüyor iken.. sevgi, şefkat, merhamet, acıma duyguları, huzur ve barış için gerekliydi.
Zeus, Olympos dağının tepesine konuşlanmış uygarlığı temsil ediyor. Tacını ve tahtını kaybetmek korkusuyla yaşayan babası Kronos ise barbarlığı... Bu nedenle kendine biat eden devlerin ve titanların dışında herkesi; kardeşlerini, oğlu Zeus'u bile hain ve düşman görüyor, onları yok etmek için savaşlar çıkarıyordu.
Ama.. tanrılarla devlerin savaşı bir türlü bitmek bilmiyor, mit dünyasında korkunç bir kaos yaşıyordu.
Kaotik savaşlara son vererek, mitolojik dünyaya, yetkinin adil bir şekilde paylaşıldığı yeni bir düzen armağan etmenin zamanı gelmişti.
Zeus, bu yeni düzen için ölümlü, ölümsüz tüm kesimleri içine alan geniş bir ittifakla amacına ulaşacağını düşündü. Bu ittifakta insanlar da vardı.
Zeus biliyordu, tanrıları insan aklı yaratmıştı.Gücü aklından gelen insanlara da ihtiyacı vardı bu mücadelede, unutmadı onları...
İnsanlarda dahil birlikte olmak istediği tüm kesimlere güven verecek ve onları ikna edecek konuşmalarla işe başladı.
Şöyle seslendi ittifakına katacaklarına;
"Ey kudretli
kadınlalarım, oğullarım,
kızlarım ve ölümlü kahramanlar ve de insanlar, dinleyin beni!..
Eğer yaklaşmakta olan barbarlaşmış titanların ve devlerin saldırısını engelleyemezsek, ne gökyüzünde ne de yeryüzünde adil bir yaşam kalacak.
Onları yenmekten başka çaremiz yok.
Şuan barbarlarla bitmek bilmez bir mücadele sürüyor yeryüzünde ve gökyüzünde...
Haklı zaferler kazansak da yok edici darbeyi vuramıyoruz barbar akrabalarımıza...
Bitireceksek bu savaşı, kurtuluş yok tek başına, dostlarımızı çoğaltmalıyız.
Varlığınıza ve gücünüze saygı duyuyorum.
Biliyorum bu kavga bizim kavgamız değil diyorsunuz. Kim kazanırsa kazansın bizim için farletmez diyorsunuz.
Fakat yanılıyorsunuz.
Eğer bu savaşı kaybedersek, babam Kronos, devler ve titanlar kazanırsa, sizleri utanılası mahkumlarmış gibi yeraltı dünyasının zindanlarına atacaklar.
Oysa ittifak yapıp titanları ve devleri yenersek; onurlu, saygın ve özgür yaşayacaksınız.
Size ihtiyacım var, gelin omuz omuza olalım, titanların ve devlerin zulüm çağına son verelim.
Adil, özgür ve mutlu bir çağ başlatalım."
Bu konuşmalar üzerine,
gördüler başlarına gelecekleri.. kadınları, bazı kardeşleri, kızları, oğulları, ölümlü kahramanlar ve insanlar...
Yüreklerinde duydular adalet duygusunu... İnandılar, güvendiler Zeus'a...
Çıktılar, Kronos'un komutasındaki titanların ve devlerin karşısına...
Kıyasıya bir savaş yaşandı mitler dünyasında... Ölümsüzler, tüm güçlerini koydular savaşa.. ölümlülüler de kahramanlıklarını...
Yıktılar, kurdukları ittifakla, Kronos'un kimseyle paylaşmadığı saltanatını, aldılar tacını başından..
Gönderdiler, savaşta yenilen düşman titanları ve devleri yeraltı dünyasının zindanlarına...
Toplandılar Olympos dağının tepesindeki karargahta...
Dünyayı, barış içinde, huzurlu bir şekilde, kardeşcesine yönetmeye geldi sıra...
Biliyordu Zeus, teklik düşmanlığı besler, düşmanlık savaşı...
Zeus'un babası Kronos iktidarını hiç bir kimseyle paylaşmak istemediği için kendisine düşman bellediği çocuklarını, kardeşlerini yeraltı dünyasına sürgüne göndermişti.
Bu nedenle çıkmıştı bitmek tükenmek bilmeyen savaşlar...
Yine bu nedenle, tek elde toplamak istemiyordu Zeus tüm iktidar yetkilerini...
İktidar gücünü bölüştürerek düşmanlıkları yok etmek istiyordu.
Yeteneklerine göre paylaştırdı iktidar erkini; tanrı, tanrıça ve ölümlü kahramanlara...
Baştanrı olarak tanrılar arasında çıkan anlaşmazlıkları önleme yetkisini kendi üzerine aldı, sağladı sürekli barışı...
Böylece gelmiş geçmiş tanrıların en güçlüsü, en cesuru, en zekisi, en beceriklisi Zeus, hükmü sonsuza kadar sürecek yeni bir dönem sundu mit dünyasına...
Mesut Karakoyunlu
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seckinhabertv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.