Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse bilimi seçin" sözü, Atatürk tarafında aynen söylenmemiş olsa bile..
Atatürk,100 yıl önce, çağını aşan bir yaklaşımla şöyle demişti:
“Efendiler, dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, muvaffakiyet (başarı) için en hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlim ve fennin dışında yol gösterici aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir (sapkınlıktır...”
"Yalnız, ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının gelişmesini idrak etmek ve ilerlemelerini zamanında takip eylemek şarttır. Bin, iki bin, binlerce sene önceki ilim ve fen lisanının çizdiği ilkeleri şu kadar bin sene sonra bugün aynen uygulamaya kalkışmak elbette ilim ve fennin içinde bulunmak değildir…”
Cumhuriyetin ışığında, 100 yıl önce bilim rayına oturtulan eğitim sistemimiz, 100 yıl sonra Cumhuriyetsiz Türkiye yüzyılı dayatmasıyla çıkartılan yeni müfredatla rayından çıkartılarak bilim dışına itilmektedir.
Bilim dışı yaklaşımlar nedeniyle son yıllarda yaşadığımız tren kazalarında olduğu gibi...
Şimdi de bir eğitim kazasının eşiğindeyiz.
Kitaplardan Atatürk'ün adı çıkarıldığı için değil.. laiklik ve bilim dışlandığı için Atatürksüz eğitim olmaz!
Mesut Karakoyunlu