Neden hep bir şeyi kaybedince kıymetini fark ederiz?
Kaybedildiğinde değil varken değeri neden bilinmez?
Cumhuriyet kutlamalarındaki coşkunun görkemi, ne kadar kıymetli bir şeyi kaybettiğimizi göstermiyor mu?
Aynı zamanda bu coşku ve kitlesellik, Cumhuriyet'i yeniden inşa edecek bir gücü ifade etmiyor mu?
Önemli olan bu coşkulu yığınsallığın yarattığı görkemin heyecanıyla yetinmek değil, bu gücün kaybedileni kazanmak için demokratik direnişe dönüştürmek değil mi?
Cumhuriyet mitinglerinden bu güne günü birlik coşkulu görkemli heyecanların rahatlığına yattık, Cumhuriyeti adım adım gelen tek adam Cumhuriyetine dönüştürülmesine seyirci kaldık. Artık Cumhuriyetçilerin kutlamalarda ortaya koyduğu kitleselliği ve görkemi bizi yok sayarak ülkeyi yönetemezsiniz noktasına taşıma zamanı gelmedi mi?
Sadece yakından izlediğim törenler değil yurdun dört bir köşesinde ekranlardan tanık olduğumuz Cumhuriyet kutlamalarındaki coşku bu düşünceleri çağrıştırdı, paylaşmak istedim.
Demokrasi olmadan Cumhuriyet yaşatılamıyor. Çünkü Cumhuriyet'in olmazsa olmazı demokrasi...
Yaşasın demokratik Cumhuriyet!
Mesut Karakoyunlu