Orhan Kural... Geçen yıl bugünlerde kaybettik, o güne kadar ne kadar değerli olduğunu anlayamadığımız bu insanı... Ölümü sosyal medyada dalga dalga yayılırken, birçoğumuzun bilmediği özellikleri yanında, bizi ve çevreyi bizden koruma çabasını okuduk, öğrendik. Bazı insanların insanlar için harcadığı emeğin ne kadar değerli olduğu ölünce akla geliyor ne yazık ki! Bilmiyorum ama... Ölümün çarpıcı uyarısı mı ne! o güne kadar anlayamadıklarımızı anlamamızı sağlayan... Çünkü Orhan Kural "Sigara içmeyin" diye uyardı; anlayamadık, şiddet gördü. "Çevreyi kirletmeyin" dedi; anlayamadık, şiddet gördü "Kuşa, böceğe, hayvana yaşama şansı verin" dedi; anlayamadık, şiddet gördü. "İsraf etmeyin" dedi:  anlayamadık, şiddet gördü. Ölmeseydi, 28 yıl önce onunla ilgili anım belki de aklıma bile gelmeyecekti. Ölüm haberini sosyal medyada okuyunca hafıza arşivimin bir köşesinde hareketlenme oldu, Orhan Kural'la tanışmam ve Finike'deki sanat ve kültür etkinliğine katkım bir filim şeridi gibi gözlerimin önünde akmaya başladı. Bunları yazıp paylaşmam gerektiğini düşündüm önce... Sonra, Orhan Kural gibi tanınmış bir akademisyen üzerinden kendime pay çıkarmak gibi ucuzcu bir duruma düşmemek için vazgeçtim. Daha sonra, kafamda bu kararı sorgularken bir şeyi fark ettim. Bu anıya sahip olan başka biri de olabilirdi, yaşadığım deneyimi güçlü kılan öğretmen duyarlılığıydı. O zaman bu tecrübeyi yazıya döküp, paylaşmak sorumluluğunu hissetim, Finike'nin ve halkının hafızasına unutulan bir etkinliği not düşmek için... Yanılmıyorsam 1992 yılı mayıs sonları veya haziran başlarıydı. Bir akşam ev telefonum çaldı. Telefonun ahizesini kulağıma götürdüğümde alabildiğine kibar bir ses; Öğretmen Mesut Karakoyunlu ile mi konuşuyorum."dedi. Ben "Evet.. Ben kiminle konuşuyorum." dedim. Anlatmaya başladı: "Ben Prof. Dr. Orhan Kural. Pop sanatçısı, yazar ve fotoğrafçı Füsun Önal'la birlikte Ege ve Akdeniz kıyı kentlerinde kültür ve sanat ekinliği düzenliyoruz. Şu an Muğla kıyı kentlerinde ekinliğimiz sürdürüyoruz. Haziranın ilk haftası sonunda bu etkinliği Finike'de yaşama geçirmek istiyoruz. Bu konuda Finike'de kaymakamlık ve belediye ile görüştük. Belediyedeki yetkili, kültür ve sanat faaliyetlerinde size danışıldığını ve bu etkinliği sizin organize edebileceğinizi söyledi." Saygılı bir üslup ve özenerek seçilmiş sözcüklerle kendini ve etkinliğini anlatan Prof. Dr. Orhan Kural'ın sözünü özürle kesip, etkinliğin içeriğini ve isteklerinin neler olduğunu söyledim. Prof.Dr. Orhan kural, nezaketini ses tonuna yansıtarak şunları söyledi: "Etkinliğimizin adı  3K Projesi..  Ben doğa ve çevre üzerine Konferans vereceğim, Füsun Önal Konser verecek, bu arada sahne önünde benim ve Füsun Önal'ın yazdığı kitapların sergilendiği bir Kitap standı olacak, Konser ve Konferansın ardından Kitap edinenlerin aldıkları kitapları imzalayacağız. Etkinlik halka ücretsiz olacak, kitaplarımızın ederi neyse alınacak. Sizden isteğimiz, gösteri alanının etkinliğe uygun şekilde hazırlanması, ekinliğin halka duyurulması ve ekibimizle birlikte 10 kişinin iki gün konaklama ve yemek masrafının karşılanması..." Bunun üzerine, bir araştırma ve çalışma yapacağımı, bu konuda yardımcı olup olamayacağını bildireceğimi söyleyip, konuşmayı tamamladık. Bir yanlışa düşmemek için etkinliğin gerçekleştirildiği söylenen yerlerdeki tanıdık kişilere ulaştım. Bir sorun yoktu. Belediyeden aldığım destekle liman içindeki gösteri alanını ayarladım. Konaklama giderleri için belediye başta olmak üzere sponsorlar buldum. Finike'nin bu etkinliğe hazır olduğunu bildirdim. Belirtilen tarihte, gerekli duyuruları yaptık. Etkinlik ekibi Finike'ye geldiğinde her şey hazırdı. Konser, Konferans ve Kitap etkinliği büyük katılımla ve ilgiyle gerçekleştirildi. O gece Finikeliler inanılmaz bir kültür ve sanat şöleni yaşamıştı. Füsun Önal ve Orhan Kural Finike'de beklediklerinin üzerinde bir ilgi yakaladıklarını belirterek teşekkürlerini ifade ettiler. Bu arada elimi tutan Füsun Önal, "Orhan abi görüyor musun? bize katılımı yüksek, güzel ve coşkulu bir etkinlik fırsatı yaratan bu el.. bir öğretmen eli..  Hayatımıza dokunan bu eller sayesinde ilerliyoruz." dedi elimi öperek tekrar tekrar teşekkür etti. Mesut Karakoyunlu