Mesut KARAKOYUNLU - Emekli Öğretmen
Köşe Yazarı
Mesut KARAKOYUNLU - Emekli Öğretmen
 

SİYASETİ ANLADIK... DİN BU MU?

  Levent Gültekin'in yeni kitabı Kasırga'nın tanıtımında yaptığı açıklama selefi din anlayışının deşifresi gibi geldi bana... Kitabında 13-14 yaşında din dersi öğretmeninden etkilenerek dindar, 18 yaşında ise İslamcı olduğunu, İstanbul’a geldiği yıllarda değişmeye başladığını, Akit (Vakit) gazetesinde çalıştığı dönemde ise eleştirilerine başladığını aktaran Levent Gültekin o yılları şöyle anlatıyor: "… Ben ticaret yaparak bir hayat kurmaya çalışırken o zamanki adı Vakit olan şimdiki Akit gazetesi kuruldu. Gazeteciliğe tutkulu olduğum için sokakta gazete dağıtıcısı olarak orada işe başladım. Gazetede farklı departmanlarda çalıştım ama kısa bir süre sonra da oradan ayrıldım. Ayrıldım çünkü hayat ile din arasındaki o çatışma yokmuş gibi davranıldığını, dahası İslamcılığın en katı ve en kaba halini orada görmüştüm. … Sahte bir dindarlık, sahte bir yaşam ve üstelik bu sahteliği bütün ülkeye yaymaya çalışan bir anlayış gördüm. Namaz kılmazlar, Cuma namazına bile gitmezlerdi ama en sert, en radikal İslamcılığı yapmaktan da geri durmazlardı" Levent Gültekin'in açıklamasının alıntı olarak verdiğim bu bölümü beni, İstanbul'da yaşarken tanık olduğum bir anıma götürdü. Yıl 2018.. Yer İstanbul Maltepe Altıntepe Mahallesi. Bazı günlerde, kahvehanelere gider, oradaki konuşmalara kulak misafiri olur, sıradan insanların siyasi düşünce ve yaşam biçimlerini gözlemlerdim. O günlerden soğuk bir gün mahallenin  bir alt sokağında cami bulunan bir kahvehanesine girdim. Eskiden böyle bir mekana girdiğinizde insanı kapıda sigara dumanı karşılardı. Hakkını yemeyelim, AKP iktidarının, kapalı alanlarda  sigara yasağı bunu önlemiş. İçeride ağı bir hava var ama hiç olmazsa insanın üzerine sinen sigara dumanı yok. Şöyle mekânın içine baktım, kapıya yakın yerde oturmuş sohbet eden bir kaç yaşlının dışında tüm masalarda taş konken oynanıyor. En gürültücü masanın yakınına oturdum ve kendime bir çay söyledim. Çayımı yudumlarken masada biri, kendinden emin bir şekilde sanki nutuk çeker gibi yüksek sesle oyun arkadaşlarına; "AKP hükümeti rantçıymış, şuymuş buymuş beni hiç mi hiç ilgilendirmiyor arkadaş" diyor. Çektiği taşı takozda dizili serideki boşluğa yerleştirdikten sonra boşa çıkan taşı artistik bir hareketle fırlatırken konuşmasını sürdürüyor; "Cumhurbaşkanımız namaz kılan, Kur'an okuyan Müslüman kişi, bu bize yeter, bugüne kadar böyle bir Cumhurbaşkanı görmedi Türkiye..." Oyunun en heyecanlı anında, yakındaki caminin minaresinden etrafa yayılan herkesi namaza davet eden yüksek volümlü ezan sesi, okey taşı şakırtılarına karışırken.. Sadece oyun masalarında uzakta bir köşede oturmuş birkaç yaşlının dikkati çekti. Eli bastonlu bu yaşlılar, zorla sandalyelerinden kalkarak camiye gitmek üzere ayaklandılar. Kahvehaneyi inleten taş şakırtısı ve oyuncu atışmalarının birbirine karışan uğultusu, sanki namaza giden birkaç yaşlıyı uğurluyordu, kahve milleti  için de dua edin der gibi… Siyaseti anladık anlamasına da din bu mu?! diye sorgulayanlardaki değişime örnek  Levent Gültekin'in anlattıkları... Farkındalık yaratan her şey benim için önemli.. Mesut Karakoyunlu
Ekleme Tarihi: 18 Nisan 2022 - Pazartesi

SİYASETİ ANLADIK... DİN BU MU?

 

Levent Gültekin'in yeni kitabı Kasırga'nın tanıtımında yaptığı açıklama selefi din anlayışının deşifresi gibi geldi bana...

Kitabında 13-14 yaşında din dersi öğretmeninden etkilenerek dindar, 18 yaşında ise İslamcı olduğunu, İstanbul’a geldiği yıllarda değişmeye başladığını, Akit (Vakit) gazetesinde çalıştığı dönemde ise eleştirilerine başladığını aktaran Levent Gültekin o yılları şöyle anlatıyor:

"… Ben ticaret yaparak bir hayat kurmaya çalışırken o zamanki adı Vakit olan şimdiki Akit gazetesi kuruldu. Gazeteciliğe tutkulu olduğum için sokakta gazete dağıtıcısı olarak orada işe başladım. Gazetede farklı departmanlarda çalıştım ama kısa bir süre sonra da oradan ayrıldım. Ayrıldım çünkü hayat ile din arasındaki o çatışma yokmuş gibi davranıldığını, dahası İslamcılığın en katı ve en kaba halini orada görmüştüm.

… Sahte bir dindarlık, sahte bir yaşam ve üstelik bu sahteliği bütün ülkeye yaymaya çalışan bir anlayış gördüm. Namaz kılmazlar, Cuma namazına bile gitmezlerdi ama en sert, en radikal İslamcılığı yapmaktan da geri durmazlardı"

Levent Gültekin'in açıklamasının alıntı olarak verdiğim bu bölümü beni, İstanbul'da yaşarken tanık olduğum bir anıma götürdü.

Yıl 2018..

Yer İstanbul Maltepe Altıntepe Mahallesi.

Bazı günlerde, kahvehanelere gider, oradaki konuşmalara kulak misafiri olur, sıradan insanların siyasi düşünce ve yaşam biçimlerini gözlemlerdim.

O günlerden soğuk bir gün mahallenin  bir alt sokağında cami bulunan bir kahvehanesine girdim. Eskiden böyle bir mekana girdiğinizde insanı kapıda sigara dumanı karşılardı. Hakkını yemeyelim, AKP iktidarının, kapalı alanlarda  sigara yasağı bunu önlemiş. İçeride ağı bir hava var ama hiç olmazsa insanın üzerine sinen sigara dumanı yok. Şöyle mekânın içine baktım, kapıya yakın yerde oturmuş sohbet eden bir kaç yaşlının dışında tüm masalarda taş konken oynanıyor.

En gürültücü masanın yakınına oturdum ve kendime bir çay söyledim.

Çayımı yudumlarken masada biri, kendinden emin bir şekilde sanki nutuk çeker gibi yüksek sesle oyun arkadaşlarına;

"AKP hükümeti rantçıymış, şuymuş buymuş beni hiç mi hiç ilgilendirmiyor arkadaş" diyor.

Çektiği taşı takozda dizili serideki boşluğa yerleştirdikten sonra boşa çıkan taşı artistik bir hareketle fırlatırken konuşmasını sürdürüyor; "Cumhurbaşkanımız namaz kılan, Kur'an okuyan Müslüman kişi, bu bize yeter, bugüne kadar böyle bir Cumhurbaşkanı görmedi Türkiye..."

Oyunun en heyecanlı anında, yakındaki caminin minaresinden etrafa yayılan herkesi namaza davet eden yüksek volümlü ezan sesi, okey taşı şakırtılarına karışırken.. Sadece oyun masalarında uzakta bir köşede oturmuş birkaç yaşlının dikkati çekti.

Eli bastonlu bu yaşlılar, zorla sandalyelerinden kalkarak camiye gitmek üzere ayaklandılar.

Kahvehaneyi inleten taş şakırtısı ve oyuncu atışmalarının birbirine karışan uğultusu, sanki namaza giden birkaç yaşlıyı uğurluyordu, kahve milleti  için de dua edin der gibi…

Siyaseti anladık anlamasına da din bu mu?! diye sorgulayanlardaki değişime örnek  Levent Gültekin'in anlattıkları...

Farkındalık yaratan her şey benim için önemli..

Mesut Karakoyunlu

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve seckinhabertv.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.