Başarının en büyük belirleyicisi olan insan ilişkileri herkes için önemlidir. Özellikle iş dünyasında en büyük sorun insanlarla uğraşmaktır. İş hayatı sosyal hayatın bir parçasıdır. İçinde bulunduğu ortamı tanımayan; insanlarla konuşmasını, geçinmesini, dost olmasını bilmeyen bir insanın iş hayatında başarılı olması imkânsızdır. İnsanlarla iyi geçinmenin yollarını üç ana başlık altında açıklamak mümkündür.
- Eleştirmeyin, çabuk karar vermeyin ve şikâyet etmeyin: Rahibe Teresa “İnsanları yargılarsan onları sevmeye zaman kalmaz.” Diyor. Vaktimizi doğru kullanmak olumluya, güzele yönlenmek gereklidir. İnsanları yargılamak yerine duygudaşlık oluşturmak, karşıdakini anlamak en doğrusudur. İnsanlar daima kendilerini haklı görürler ve haklı olmayacaklarını düşünemezler. Onun içinde yanlış neticelere varırlar. Başkalarını anlayamazlar, onlarla geçinemezler. Çünkü herkes kendi görüşüne göre kendisini haklı bulur. Başkalarını eleştirmek yerine empatiyi devreye sokmak karşıdaki kişinin de haklı olma ihtimalini göz önünde bulundurmak gereklidir. Unutmayalım ki her insan tenkit eder, şikâyet eder, mahkûm eder yalnız karakter sahibi, anlayışlı insanlar anlar ve affederler.
- İnsanları takdir edin ve yeteneklerini çıkarmalarına yardımcı olun: “Hayatta takdir edilmek kadar başka hiçbir şeye ihtiyaç duymadım.” (Alfred Rund ) İnsanların en büyük arzusu kendilerine önem verilmesidir. Zamanın en büyük Fransız şairi Victor Hugo, Paris’e kendi adının verilmesini beklemiş. Fransızcayı en iyi kullanan şair, yazar o bile kompliman bekliyor, unutulmamak istiyorken. Biz insanların niye takdir edilme beklentisi olmasın ki. O zaman karşımızdaki insanda görmüş olduğumuz yetenekleri ön plana çıkartıp bunu onlara söylemek kadar güzel azmettirici bir şey olamaz.
- Karşınızdakinde kuvvetli bir arzu oluşturun: Herkes bir şeyler sever acı, tatlı mesela balık tutarken biz dondurma seviyoruz diye oltaya çilek dondurması takmayız. Oltaya balığın sevdiği yemi takarız. Karşımızdaki insanla iyi geçinmek istiyorsak onun sevdiği konulardan bahsetmek en doğrusu olacaktır. Karşısındakinde güçlü bir istek uyandırabilen insanlar tüm dünyayı yanına alır, uyandıramayan yolu yalnız tamamlamak zorunda kalır. (Nüvit Osmay)
İnsanlarla iyi geçinmenin üç yolu bu ancak ana temel konu ben dili yerine biz dilini kullanmak, sorumluluklarımızın bilincinde olmak gereklidir. Yapabileceğimiz sorumlulukların altına girmek gerekiyor. Söz verip yapmamak, yapamam kelimesinden çok daha fazla kırıcı olabilir. Bu yüzden bahaneler üretip insanları yormak yerine sorumluluklarımızın bilinci ile davranıp insanlarla iletişimi doğru kurmak en doğrusu olacaktır. İyi iletişimlerin kaynağı olmanız dileğiyle…
Esen kalın…
Feray Atalay